Yargıtay Kararı 16. Ceza Dairesi 2019/3303 E. 2020/4874 K. 12.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/3303
KARAR NO : 2020/4874
KARAR TARİHİ : 12.10.2020

Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Aksaray 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.10.2018 tarih ve 2018/163 – 2018/270 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : … hakkında; TCK’nın 314/2, 3713 sayılı TMK’nın 5/1, TCK’nın 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince 9 yıl hapis cezası ile cezalandırılması, hak yoksunluğu, mükerrirlere özgü infaz rejimi ile denetimli serbestlik tedbiri,
… hakkında; TCK’nın 314/2, 3713 sayılı TMK’nın 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılması, hak yoksunluğu, mükerrirlere özgü infaz rejimi ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin Aksaray 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 15.10.2018 tarih ve 2018/163 esas 2018/270 karar sayılı hükmüne yönelik istinaf talebinin düzeltilerek esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanık …’ın temyiz dilekçesinde “SEGBİS yöntemi ile savunmasının alınmasının” savunma hakkının kısıtladığını ileri sürmüşse de, incelenen dosya kapsamından sanığın, yargılamanın hiçbir aşamasında bu hususta itirazda bulunmadığının anlaşılması karşısında, bu yöndeki itirazı ve sanık … hakkında örgüt üyeliği ile örgüt yöneticiliği suçlarından ayrı ayrı açılan davaların birleştirilmesi sonrasında; ilk derece mahkemesinin sanığın yakalandığı ana kadar eylemlerin temadi etmesi nedeniyle tek suç kabul ederek karar vermesine rağmen mükerrer davadan bahisle ayrıca redde ilişkin karar vermesi sonuca etkili görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafii ve sanık …’ın temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
1-)Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanıklar hakkında verilen hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak doğrudan ve yalnızca TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde 58/6 maddesinin yazılması,
2-)Denetim süresinin belirlenmesinin infaza yönelik bir işlem olduğu gözetilerek, 5237 sayılı Kanunun 58/9. maddesi gereğince mükerrir olan sanık hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmesiyle yetinilmesi yerine, 5237 sayılı TCK’nın 58/6 ve 7 maddesi ile 5275 sayılı Kanunun 108/4. maddesinin uygulama maddesi olarak gösterilmesi,
3-Gerekçeli karar başlığında, hakkında yakalama işlemi uygulanan sanık … hakkında suç tarihinin, temadinin kesildiği iddianame tarihi olan “16.07.2017” tarihi yerine gerekçeli karar başlığında “16.05.2017” olarak yazılması,
Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafii ve sanık …’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK’nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, her sanık yönünden tekerrüre ilişkin bölümler çıkartılarak yerlerine ”sanıklar hakkında TCK’nın 58/9. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” ibaresi yazılmak suretiyle ve gerekçeli karar başlığında sanık … ile ilgili suç tarihi olarak yer alan “16.05.2017” ibaresinin çıkartılarak yerine “16.07.2017” ibaresinin yazılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Aksaray 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.10.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.