Yargıtay Kararı 16. Ceza Dairesi 2019/10913 E. 2020/5601 K. 16.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/10913
KARAR NO : 2020/5601
KARAR TARİHİ : 16.11.2020

İlk Derece Mahkemesi : İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.10.2017 tarih ve 2017/34 – 2017/71 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1,TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Bölge Adliye Mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanık ve müdafiinin duruşma istemlerinin CMK’nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığın örgütsel konumu ve faaliyetleri nazara alınarak temel ceza tayin olunurken alt sınırdan uzaklaşılmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozma üzerine yapılan yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak;
1- Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçeli karar başlığında sanığın gözaltı tarihinin yazılmaması,
2- Önceki hükmün sanık ve müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine verilen Yargıtay bozma kararının da sanık lehine olduğu nazara alınmadan bozma sonrası yapılan yargılama giderinin CMK’nın 325/3. maddesine aykırı şekilde sanıktan tahsiline karar verilmesi,
Kanuna aykırı olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususların yeniden yargılamayı gerektirmeyip CMK’nın 303/1. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, gerekçeli karar başlığına “Gözaltı Tarihi: 21.07.2016 – 22.07.2016” ibaresinin yazılması ve hükmün yargılama giderine ilişkin fıkrası bütünüyle çıkarılarak yerine “Bozma ilamının sanık lehine olması nedeniyle bozma ilamından sonraki yargılama giderlerinin hazine üzerinde bırakılması suretiyle İlk Derece Mahkemesince yapılan 522,00 TL yargılama giderinin sanıktan tahsiline” ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.11.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.