Yargıtay Kararı 16. Ceza Dairesi 2018/6616 E. 2019/8468 K. 27.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/6616
KARAR NO : 2019/8468
KARAR TARİHİ : 27.12.2019

TALEP:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.11.2018 tarihli 2018/6616 sayılı yazısı ile; örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan sanık …’un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 220/2, 220/3 ve 62. maddeleri uyarınca gereğince 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 15/04/2013 tarihli ve 2011/1 esas, 2013/93 sayılı kararını kapsayan onaylı dosya sureti incelendi.
Dosya kapsamına göre, somut olaylarda sanıklar arasında hiyerarşi temeline dayanan sürekli bir birleşmenin bulunduğuna dair her türlü kuşkuyu bertaraf edebilecek nitelik ve yeterlilikte kanıtlar mevcut olmadığı, suç işlemek için örgüt kurma, yönetme, bu örgüte üye olma ve dolayısıyla örgüte yardım etme suçlarının oluştuğundan bahsedilemeyeceği gözetilmeden sanığın üzerine atılı suçtan beraati yerine, yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 15/11/2018 gün ve 94660652-105-27-10535-2018-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak Dairemize gönderilmiştir.
OLAY:
CMK 250 maddesi ile görevli Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/866 soruşturma, 2010/663 esas ve 2010/426 numaralı 29.12.2010 tarihli iddianamesi ile şüpheliler; Mehmet Sadık Kara’nın 5237 sayılı TCK’nın 220/2-3, 1. olay kapsamında 149/1 c.f.g, 35/1 maddelerinden, … …’nın 5237 sayılı TCK’nın 220/2-3 ve 5. olay kapsamında 148/2 delaleti ile 149/1 c.f.g, 35/1 ve 6136 sayılı Kanunun 15/1 maddelerinden, …’ın 5237 sayılı TCK’nın 220/1-3 ve 1, 2, 3, 4 ve 5. olaylar kapsamında 149/1 c.f.g, 35/1; 149/1.c.f.g, 35/1; 106/2.d, 106/2.d, 170/1.c, 6136 sayılı Kanunun 13/1, 5237 sayılı TCK’nın 149/1 c.f.g, 220/5 ve 148/2 maddeleri delaleti ile 149/1 c.f.g; Resul Hilcan’ın 5237 sayılı TCK’nın 220/2-3 ve 4. olay kapsamında 149/1 c.f.g; … …’nın 5237 sayılı TCK’nın 220/2-3, … …’in 5237 sayılı TCK’nın 220/2-3 ve hakkında kanun yararına bozma istenilen sanık …’un 1. olay kapsamında 5237 sayılı TCK’nın 220/7 maddesi delaleti ile TCK’nın 220/2-3 maddelerinden cezalandırılmalarının istenildiği görülmüştür.
CMK 250 madde ile görevli Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesinin (kapatılan) 2011/1 esasına kaydedilerek yürütülen kovuşturma evresinde Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesine yazılan talimat kapsamında savunmasının alındığı anlaşılan sanık ve diğer sanıklarla ilgili yapılan yargılama sonunda, 15.04.2013 tarihli 2011/1 esas ve 2013/93 karar sayılı ilam ile; sanık …’ın suç işlemek için örgüt kurmak ve yönetmek suçunu işlediği, diğer sanıklar …’in suç örgütü üyesi olmak suçunu işledikleri sabit görülerek, iddialara konu amaç ve araç suçlardan mahkumiyetlerine ve sanığında 1 numaralı olay kapsamında, 5237 sayılı TCK’nın 220/7 maddesi yollaması ile 220/2-3, 62, 53/1-2-3, 58/6-9 maddeleri uyarınca 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanığın yokluğunda açıklanan hüküm ile karar verildiği anlaşılmıştır.
Sanığın mernis adresine gönderilen gerekçeli kararın 19.06.2013 tarihinde Tebligat Kanununun 21/2-e maddesi uyarınca adresinden taşındığı beyan edildiğinden mahalle muhtarına tebliğ edilmesine müteakip süresinde temyiz edilmemesi nedeni ile 27.06.2013 tarihinde kesinleştirmesinin yapılarak infaza verildiği; diğer sanıkların ve müdafiilerinin ise temyiz istemlerinde bulunmaları üzerine, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 2014/1487 esas ve 2017/880 sayılı 30.03.2017 tarihli kararı ile yapılan temyiz incelemesi neticesinde özetle, “sanık … hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek suçu, diğer sanıklar … hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak suçu bakımından “suç işlemek için örgüt kurma” suçunun maddi unsurunun, “kanunun suç saydığı fiilleri işlemek amacıyla örgüt kurmak” olduğu, örgütün oluşabilmesi için en az üç veya daha fazla kişinin belirtilen amaçlarla bir araya gelmesi, amaçlanan suçları işlemeye elverişli, üye, araç ve gerece sahip olunması, bir suç işlemek amacıyla oluşturulmuş basit bir birleşmeden ziyade, belirsiz sayıda amaç suçun işlenmesi amacıyla gevşek veya sıkı bir hiyerarşik ilişkiye dayalı olarak meydana getirilmiş, sürekli bir birleşmenin bulunması gerektiği, zira örgüt, niteliği itibariyle devamlılığı gerektirdiğinden, kişilerin belirli bir suçu işlemek için bir araya gelmesi halinde, örgütten değil ancak iştirak iradesinden söz edilebileceği, bu açıklamalar ışığında; dosya kapsamındaki somut olaylarda sanıklar arasında hiyerarşi temeline dayanan sürekli bir birleşmenin bulunduğuna dair her türlü kuşkuyu bertaraf edebilecek nitelik ve yeterlilikte kanıtlar mevcut olmadığı, suç işlemek için örgüt kurma, yönetme ve bu örgüte üye olma suçlarının oluştuğundan bahsedilemeyeceği gözetilmeden, sanıkların atılı suçtan beraatleri yerine, yasal ve yerinde olmayan gerekçeyle yazılı biçimde mahkumiyetlerine karar verildiği” belirtilerek, bozma ve diğer hükümlere yönelik red, düzelterek onama ve bozma kararları verildiği görülmüştür.
Özel yetkili mahkemelerin kapatılması nedeni ile Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen dosyanın, Gaziantep Ağır Ceza Mahkemesine tevzi edilmesinin istenilmesine müteakip, Gaziantep 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/170 esasına kayden bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, 08.05.2018 tarih
2017/170 esas ve 2018/212 karar sayılı ilam ile diğer sanıklar hakkında beraat kararlarının verildiği UYAP sisteminden yapılan incelemeden anlaşılmıştır.
Başkaca suçlardan 16 yıl 38 ay 27 gün hapis cezasından hükümlü olduğu belirtilerek mahkemesine gönderilen 30.04.2018 ve 11.04.2018 tarihli dilekçelerinde sanık …’un özetle; mahkumiyetine dair verilen kararın kendisine tebliğ edilmediğini ve duruşmalardan da haberdar olmadığını beyanla eski hale iade ve infazın durdurulmasına yönelik istemlerde bulunması üzerine, Gaziantep 5 Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/1 esas ve 2013/450 karar sayılı, 23.05.2018 tarihli ek kararı ile özetle; yapılan yargılama neticesinde adı geçen sanıklar … hakkında 08.05.2018 tarihinde verilen kararla suç örgütü kurmak, yönetmek ve üye olmak suçlarından atılı suçun yasal unsurları oluşmadığından 5271 sayılı CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca ayrı ayrı beraatlerine karar verildiği, sanık … hakkında suç örgütüne yardım etme suçundan Adana (kapatılan) 7. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 1 yıl 15 gün hapis cezasına ilişkin temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşen hakkaniyete aykırı mahkumiyet hükmüne karşı kanun yararına bozma yasa yoluna gidilebileceği belirtilerek, sanık hakkındaki ilamının geçici olarak infazın durdurulmasına ve dosyasının bir örneğinin kanun yarına bozma yoluna gidilmesi için Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesine müteakip, 12.07.2018 tarihinde Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan ihbara istinaden 15.11.2018 tarihinde kesinleşen kararın kanun yararına bozulmasının istenilmesinin Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünce Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından istenilmesi üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmıştır.
KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNE İLİŞKİN UYUŞMAZLIĞIN KAPSAMI:
Süreçte birlikte yargılandığı diğer sanıklar hakkında, Yargıtay 6.Ceza Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda “Suç örgütü kurmak ve yönetmek” ve “Suç örgütü üyesi olmak” suçlardan yasal unsurları oluşmadığından 5271 sayılı CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca beraatlerine karar verildiği anlaşılan ancak süresinde temyiz edilmediğinden kesinleşen ve geçici olarak infazı durdurulan ilam ile örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan mahkumiyetine karar verilen sanık hakkında verilen mahkumiyet kararının hukuka uygunluğu ile atılı eylemin suç teşkil edip etmediği ve buna bağlı olarak temyizin sirayeti hususunda uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmış ise de öncelikli olarak talebi inceleme görevinin Yargıtay Büyük Genel Kurulunun İş Bölümü kararı uyarınca Dairemizin görevine girip girmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
YASAL MEVZUAT ;
Yargıtay Büyük Genel Kurulunun İş Bölümüne İlişkin 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Kararının ilgili maddelerinde;
II) YARGITAY CEZA DAİRELERİ İŞ BÖLÜMÜ
A) ORTAK HÜKÜMLER
1) Bu iş bölümü, Resmî Gazete’de yayımlanmasını izleyen ay başından itibaren yürürlüğe girer.
2) Bu iş bölümündeki düzenlemeler, yürürlüğe girdiği tarih dahil olmak üzere tebliğnamesi bu tarihten sonra tanzim olunan işler için geçerli olup, temyiz incelemesi bu iş bölümüne göre görevli bulunan ceza dairesi tarafından yapılır.
3) İş bölümünün yürürlüğe girdiği tarihten sonra düzenlenen tebliğnameler, iş bölümündeki düzenlemeler esas alınarak görevli ceza dairesine gönderilir.

5) Daha önce başka dairelerde görülmekte olup da dairesi değiştirilen dava dosyaları tekrar Yargıtaya gelmesi halinde mevcut hâlleriyle ilgili daireye/dairelere gönderilir ve bu dairece sonuçlandırılır. Bu iş bölümünün yürürlüğe girmesinden önce Yargıtay incelemesinden geçmiş ya da geri çevirme kararına konu olan dosyaların, tekrar Yargıtaya gelmesi halinde ya da olağanüstü yasa yollarından kaynaklanan taleplerde inceleme bu iş bölümüne göre görevli daire/daireler tarafından yapılır.
B) CEZA DAİRELERİNİN GÖREVLERİ
ONSEKİZİNCİ CEZA DAİRESİ

Madde 220… Suç işlemek amacıyla örgüt kurma,

İş bölümünün yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iş bölümü değişikliği nedeniyle Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin arşivinde bulunan TCK’nın 220 ve 221. maddelerinde düzenlenen suçlardan kaynaklanan işler Yargıtay 18. Ceza Dairesi’ne devredilir.
III)
1- 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 09.02.2011 tarih ve 6110 sayılı Kanunla değişik 14. maddesi uyarınca Başkanlar Kurulu tarafından hazırlanan 2019 yılına ilişkin Yargıtay Hukuk ve Ceza Dairelerine ait iş bölümü karar tasarısının oy birliğiyle ONAYLANMASINA;
2- Yargıtay Başkanlar Kurulunca kabul edilip, Büyük Genel Kurulca onaylanan işbölümü kararının Resmi Gazete’de yayımlanması için gönderilmesine, Resmî Gazete’de yayımlanmasını izleyen ay başından itibaren uygulanmaya başlanılmasına;
….
HUKUKSAL DEĞERLENDİRME:
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; kanun yararına bozma istemine konu olan, Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesinin (kapatılan) 15.04.2013 tarihli ve 2011/1 esas, 2013/93 sayılı kararına yönelik, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan istemin incelemeye dayanak teşkil eden karar içeriği ve suçun niteliğine göre, Resmi Gazete’de yayımlanan Yargıtay Büyük Genel Kurulunun İş Bölümüne ilişkin 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Kararının, Ortak Hükümler başlıklı kısmının 5. maddesi uyarınca, işin incelenmesinin Yüksek 18. Ceza Dairesine ait olduğu anlaşıldığından görevsizlik kararı verilmiştir.
SONUÇ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.11.2018 tarih ve 2018/93421 sayılı istemi, 31 Ocak 2019 tarihli ve 30672 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yargıtay Büyük Genel Kurulunun İş Bölümüne İlişkin 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı kararına göre işin incelenmesi Yüksek 18. Ceza Dairesinin görevine girdiğinden, Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, 27.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.