Yargıtay Kararı 16. Ceza Dairesi 2018/4679 E. 2020/1940 K. 11.03.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/4679
KARAR NO : 2020/1940
KARAR TARİHİ : 11.03.2020

Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Samsun 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.01.2018 tarih ve 2017/293 – 2018/39 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3/1, 5/1, TCK’nın 62/1, 53, 58/9 maddeleri yollamasıyla 58/6, 63. maddeleri gereği mahkumiyete dair istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Hükmolunan cezanın süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Ayrıntıları Dairemizin 09.04.2018 tarih ve 2018/125 Esas 2018/1049 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere; silahlı terör örgütü üyeliği suçundan yargılaması yapılan sanığın, yargılama aşamasında kendisinin seçtiği bir müdafii bulunmadığı gibi CMK’nın 156. maddesi gereğince de re’sen bir müdafii görevlendirilmediği, sanığa isnat edilen “silahlı terör örgütü üyeliği” suçunun niteliği dikkate alındığında, CMK’nın 150. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca hakkında müdafii görevlendirilmesinin zorunlu olduğunun anlaşılması karşısında, Anayasanın 36, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddelerinde teminat altına alınan adil yargılanma ilkesine aykırı olacak ve savunma hakkının kısıtlanmasını doğuracak biçimde kovuşturmada müdafii hazır bulundurulmaksızın mahkumiyet hükmü kurulmak suretiyle CMK’nın 150/3, 188/1, 197/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edilmesi;
2-CMK’nın 50/3. maddesi gereğince tanık …’in tanıklıktan çekinme hakkı bulunmadığı, yeminsiz olarak dinlenilmesi gerektiği gibi CMK’nın 48/1. maddesi gereğince kendisini suçlayıcı ifade vermekten çekinme hakkının olduğu söz konusu tanığın bu hakları hatırlatılmadan ve çekilme hakkı olmadan bu hak kullandırılarak CMK’nın 50/3 ve 48/1. maddelerine muhalefet edilmesi,
3-Tanık beyanlarının belirleyici olması karşısında, dosya içerisinde sanık hakkında beyanı bulunan şahısların tanık olarak huzurda dinlenmesi veya istinabe yoluyla dinlenecekse CMK’nın 180 ve 181. maddeleri gereğince dinleme gün ve saatinin sanık ve müdafiine bildirilmesi, ayrıca hükümden sonra dosyaya giren tüm delillerin duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilip bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
4-Kabul ve uygulamaya göre de;
Örgüt mensubu olduğu kabul edilen sanık hakkında verilen hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken uygulama maddesi olarak doğrudan ve yalnızca TCK’nın 58/9 maddesinin gösterilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde 58/6 maddelerinin yazılması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Samsun 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.