Yargıtay Kararı 16. Ceza Dairesi 2018/1931 E. 2018/4747 K. 03.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2018/1931
KARAR NO : 2018/4747
KARAR TARİHİ : 03.12.2018

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet hükümüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Hüküm fıkrasında temel ceza belirlenip 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi uyarınca artırım yapılırken “7 yıl 6 ay” ibaresi yerine “7 yıl 6” ibaresinin yazılması, sonuç cezanın 6 yıl 3 ay olarak belirlenmesi karşısında mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas, 2017/3 Karar sayılı kararında ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespit edilmesi halinde sanığın örgütle bağlantısını gösteren bir delil olarak kabul edilmesi mümkündür.
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; ilgili birimlerden sanık adına kayıtlı …. ve … nolu hatlarda kullanıldığı iddia ve kabul olunan ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanaklarının getirtilip, sanığın Cumhuriyet savcılığındaki kendi adına kayıtlı … nolu hattı eşine aldığına dair savunmasının da araştırılıp bu hattaki bylock kaydının eşi ile ilgili olup olmadığı belirlenip eşi tarafından kullanıldığının anlaşılması halinde gereğine tevessül edilerek, yine temyiz aşamasında dosyaya gelen veri inceleme raporu ile sanığın FETÖ terör örgütünün emniyet mahrem yapılanması içerisinde yer aldığına dair Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğü’nün 24.02.2018 tarihli raporunun da duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra deliller bir bütün olarak değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK’nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.