YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/633
KARAR NO : 2017/4252
KARAR TARİHİ : 11.05.2017
TALEP:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16.01.2017 tarih ve 2017/826 sayılı tebliğnamesi ve ekindeki Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 21.12.2016 gün ve 94660652-105-80-10401-2016-Kyb sayılı yazılarında; silahlı terör örgütüne üye olma suçundan şüpheli … hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 17.02.2016 tarihli ve 2016/1488 soruşturma, 2016/752 esas, 2016/80 sayılı iddianamenin, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 174/a-b maddesi gereğince iadesine dair Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.03.2016 tarihli ve 2016/26 iddianame değerlendirme sayılı kararının itiraz edilmeden kesinleşmesini müteakip, adı geçen şüpheli hakkında aynı suçtan cezalandırılması istemiyle yeniden Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 14.03.2016 tarihli ve 2016/2893 soruşturma, 2016/1191 esas, 2016/127 sayılı iddianamenin 5271 sayılı Kanunun 174. maddesi uyarınca iadesine ilişkin Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.03.2016 tarihli ve 2016/39 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına dair Osmaniye 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.04.2016 tarihli ve 2016/215 değişik iş sayılı kararının;
“5271 sayılı Kanun’un 174/4. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, iddianamenin iadesi üzerine, kararda gösterilen eksiklikleri tamamladıktan ve hatalı noktaları düzelttikten sonra, kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesini gerektiren bir durumun bulunmaması halinde, yeniden iddianame düzenleyerek dosyayı mahkemeye gönderir. İlk kararda belirtilmeyen sebeplere dayanılarak yeniden iddianamenin iadesi yoluna gidilemez.” şeklindeki hüküm gereğince, Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.03.2016 tarihli ve 2016/26 iddianame değerlendirme sayılı iade kararının itiraz edilmeden kesinleşmesini müteakip, iade kararında dört bent halinde belirtilen iade gerekçelerinden sadece bir numaralı iade gerekçesinin gereği yerine getirilip diğer üç iade gerekçesi yerine getirilmeksizin yeniden düzenlenen Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığının 14.03.2016 tarihli ve 2016/2893 soruşturma, 2016/1191 esas, 2016/127 sayılı iddianamesinin ilk iade kararında belirtilen ve gereği yerine getirilmeyen iade gerekçeleri yönünden yeniden iadesine yönelik verilen kararın, belirtilen eksiklikler giderilmeden yeniden iddianame düzenlenmesi nedeniyle yerinde olduğu düşünüldüğünden, merciince yapılan itirazın reddi yerine kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” gerekçesi ile Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca Kanun Yararına Bozulması talep olunmuştur.
I-OLAY:
Şüpheli … hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yapılan soruşturma sonucunda Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 17.02.2016 tarih ve 2016/1488 soruşturma, 2016/752 esas, 2016/80 sayılı iddianamenin, Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.03.2016 tarih ve 2016/26 iddianame değerlendirme sayılı;
“1- İddianamede suç yeri tarihinin 2011 yılı Van/Merkez olarak gösterildiği,
2-Şüpheli …’ın 11.03.2015 tarihli ifadesinde “Suruç Yumurtalık bölgesinden Türkiye’ye giriş yaparak Jandarma Komutanlığına teslim olduk” diyerek teslim oldukları, Jandarma Komutanlığı araştırılarak suç yerinin belirlenmediği,
3-TCK’nın 221. maddesi uyarınca şüphelinin örgütün faaliyeti çerçevesinde herhangi bir suçun işlenişine iştirak edip etmediği, silahlı bir eyleme katılıp katılmadığı, bu hususlara ilişkin bir araştırma yapılmadığı, iddianamede sevk maddelerinin gösterilmediği, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması durumunda sanık hakkında dava bile açılamayacağı, lekelenmeme hakkına riayet edilmediği,
4-Tanıklar Veysel Atılğa, şüphelinin annesi ve Kader isimli şahsın dinlenilmediği, dinlenmeyen tanıkların suçun sübutuna etki edeceği mutlak bir delil olduğu anlaşılmış olmakla” şeklindeki gerekçeyle CMK’nın 174/a-b maddesi gereğince iadesine dair kararına karşı itiraz yoluna gidilmeyerek Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığınca 14.03.2016 tarih ve 2016/2893 soruşturma, 2016/1191 esas, 2016/127 sayı ile suç yeri ve tarihi “2011-2015 OSMANİYE/MERKEZ” olarak belirtilerek adı geçen şüpheli hakkında aynı suçtan cezalandırılması istemiyle yeniden iddianame düzenlenmiş, bu iddianamenin de 08.03.2016 tarihli iade kararındaki 2, 3 ve 4 nolu eksikliklerin giderilmediğinden bahisle CMK’nın 174. maddesi uyarınca iadesine ilişkin Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.03.2016 tarihli ve 2016/39 iddianame değerlendirme sayılı kararının ise, yapılan itiraz üzerine Osmaniye 1. Ağır Ceza Mahkemesince 25.04.2016 tarih ve 2016/215 değişik iş sayı ile itirazın kabulüyle kaldırılmasına karar verilmiştir.
II-KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNE İLİŞKİN UYUŞMAZLIĞIN KAPSAMI:
İtiraz edilmeksizin kesinleşen iddianamenin iadesi kararında belirtilen eksikliklerin bır kısmı tamamlanmadan yeniden düzenlenen iddianamenin bu eksikliklerin tamamlanmadığı gerekçesiyle iadesine ilişkin karara karşı yapılan itirazın kabul edilip edilemeyeceği hususuna ilişkindir.
III-HUKUKSAL DEĞERLENDİRME:
Kanun yararına bozma, kesinleşen hükümde verildiği zaman yürürlükte bulunan usul ve maddi hukuka ilişkin hukuka aykırılıkların giderilmesi ile sınırlı olduğundan, inceleme karar tarihindeki mevzuat hükümlerine göre yapılmıştır.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun;
“Kamu davasını açma görevi” başlıklı 170. maddesinde;
“(1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet savcısı tarafından yerine getirilir.
(2)Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler.
(3)Görevli ve yetkili mahkemeye hitaben düzenlenen iddianamede;
a)Şüphelinin kimliği,
b)Müdafii,
c)Maktul, mağdur veya suçtan zarar görenin kimliği,
d)Mağdurun veya suçtan zarar görenin vekili veya kanunî temsilcisi,
e)Açıklanmasında sakınca bulunmaması halinde ihbarda bulunan kişinin kimliği,
f)Şikâyette bulunan kişinin kimliği,
g)Şikâyetin yapıldığı tarih,
h)Yüklenen suç ve uygulanması gereken kanun maddeleri,
i)Yüklenen suçun işlendiği yer, tarih ve zaman dilimi,
j)Suçun delilleri,
k)Şüphelinin tutuklu olup olmadığı; tutuklanmış ise, gözaltına alma ve tutuklama tarihleri ile bunların süreleri,
Gösterilir.
(4)İddianamede, yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır.
(5)İddianamenin sonuç kısmında, şüphelinin sadece aleyhine olan hususlar değil, lehine olan hususlar da ileri sürülür.
(6)İddianamenin sonuç kısmında, işlenen suç dolayısıyla ilgili kanunda öngörülen ceza ve güvenlik tedbirlerinden hangilerine hükmedilmesinin istendiği; suçun tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, ilgili tüzel kişi hakkında uygulanabilecek olan güvenlik tedbiri açıkça belirtilir.”,
“İddianamenin iadesi” başlıklı 174. maddesinde;
“(1)Mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren on beş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle;
a)170’inci maddeye aykırı olarak düzenlenen,
b)Suçun sübûtuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen,
c)Önödemeye veya uzlaşmaya tâbi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde ön ödeme veya uzlaşma usulü uygulanmaksızın düzenlenen,
İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilir.
(2)Suçun hukukî nitelendirilmesi sebebiyle iddianame iade edilemez.
(3)En geç birinci fıkrada belirtilen süre sonunda iade edilmeyen iddianame kabul edilmiş sayılır.
(4)Cumhuriyet savcısı, iddianamenin iadesi üzerine, kararda gösterilen eksiklikleri tamamladıktan ve hatalı noktaları düzelttikten sonra, kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesini gerektiren bir durumun bulunmaması halinde, yeniden iddianame düzenleyerek dosyayı mahkemeye gönderir. İlk kararda belirtilmeyen sebeplere dayanılarak yeniden iddianamenin iadesi yoluna gidilemez.
(5)İade kararına karşı Cumhuriyet savcısı itiraz edebilir.” hükümleri yer almaktadır.
Buna göre;
CMK’nın 170/2. maddesinde soruşturma evresi sonunda toplanan delillerin, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturması halinde Cumhuriyet savcısının bir iddianame düzenleyeceği, 170/3. maddesinde iddianamede hangi hususların gösterileceği, 174/1. maddesinde ise iddianamenin hangi hallerde iadesine karar verileceği belirtilmiştir. İade nedenleri arasında sayılmayan sebeplerden dolayı iddianame iade edilemez. Ancak iddianamenin iadesi kararı kesinleşmişse, CMK’nın 174/4. maddesi uyarınca Cumhuriyet savcısı kararda gösterilen eksiklikleri tamamladıktan ve hatalı noktaları düzelttikten sonra, kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesini gerektiren bir durumun bulunmaması halinde, yeniden iddianame düzenleyerek dosyayı mahkemeye gönderir.
İnceleme konusu somut olayda;
Kardeşi Veysel Atılğan’ın PKK terör örgütüne katılmış olabileceğinden bahisle 05.06.2011 tarihli müracaatı üzerine Van 4. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK 250. maddesi ile görevli) 06.10.2011 tarih ve 2011/2394 D. İş sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üye olma suçundan hakkında yakalama emri çıkartılan şüpheli …’ın tutuklu bulunduğu Osmaniye 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan tahliye edildiği 10.03.2015 tarihinde Toprakkale İlçe Jandarma Komutanlığınca yakalama tutanağı düzenlenmek suretiyle yakalandığı, 11.03.2015 günü müdafii huzurunda Cumhuriyet savcısına verdiği ifadesinde özetle: 11.06.2011 tarihinde evden ayrılarak Kader isimli şahsın telkin ve yardımıyla silahlı terör örgütüne katıldığını, Argeş (kod) adını aldığını ve 2013 yılında Kobane’ye gönderildiğini, çatışmak istemediği için bir evde hapis tutulduğunu, daha sonra da bu evden kaçarak Suruç Yumurtalık bölgesinden giriş yapıp jandarmaya teslim olduğunu belirttiği ve silahlı terör örgütüne üye olma suçundan suç tarihi ve yeri: 2011 VAN/MERKEZ, sevk maddeleri: TCK’nın 314/2, 63, 53, 3713 sayılı Kanunun 3-5. maddeleri olarak belirtilmek suretiyle hakkında Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığınca 17.02.2016 tarih ve 2016/1488 soruşturma, 2016/752 esas, 2016/80 sayılı iddianame düzenlendiği anlaşılmıştır.
Söz konusu iddianamenin, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 174/a-b maddesi gereğince iadesine dair Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.03.2016 tarihli ve 2016/26 iddianame değerlendirme sayılı kararının;
a-Mütemadi suç olan silahlı terör örgütüne üye olma suçunda yakalama ile temadi kesileceğinden, şüphelinin yakalandığı tarih ve yer, suç tarihi ve yeri olup, bu hususta dosya içeriğinde sabit olduğundan, iddianamede yanlış belirtilmesi mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde bulunduğundan, (1) ve (2) nolu,
b-CMK’nın 171/1. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını gerektiren koşulların varlığı halinde Cumhuriyet savcısının kovuşturmaya yer olmadığı kararı verme zorunluluğunun bulunmadığı, mahkemesince yapılacak yargılama sonucunda, suçun sabit olması halinde TCK’nın 221. maddesi kapsamında kaldığı anlaşılan sanık hakkında ceza verilmese dahi, aynı maddenin 5. fıkrası gereğince denetimli serbetlik tedbirine hükmedilmesi gerektiğinden, (3) nolu,
c-Şüphelinin dosyadaki diğer delilleri teyid eden ikrarı karşısında, suçun sübutuna etkisi bulunmayan tanıklar Veysel Atılğan, şüphelinin annesi ve Kader isimli şahıs kovuşturma aşamasında mahkemesince dinlenilebileceğinden, (4) nolu iade gerekçeleri iddianamenin iadesi sebebi olamayacağından yerinde bulunmamış ise de, karar süresinde itiraz edilmediği için kesinleştiğinden;
Suç tarihi ve yeri düzeltilmesine karşın, diğer eksiklikler tamamlanmadan Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığınca 14.03.2016 tarih ve 2016/2893 soruşturma, 2016/1191 esas, 2016/127 sayı ile yeniden düzenlenen iddianamenin, eksikliklerin giderilmediği gerekçesiyle iadesine ilişkin Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.03.2016 tarihli ve 2016/39 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddi yerine kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına dair Osmaniye 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.04.2016 tarihli ve 2016/215 değişik iş sayılı kararında isabet görülmemiştir.
IV-SONUÇ VE KARAR:
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Osmaniye 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.04.2016 tarih ve 2016/215 D. iş sayılı kararının Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın aynı Kanunun 309/4-a maddesi gereğince mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 11.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.