Yargıtay Kararı 16. Ceza Dairesi 2017/2789 E. 2018/5136 K. 13.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2789
KARAR NO : 2018/5136
KARAR TARİHİ : 13.12.2018

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek, 2911 sayılı Kanuna aykırılık,
Görevi yaptırmamak için direnme, Kamu malına zarar verme
Hüküm : 1-TCK’nın 314/3 ve 220/6. maddeleri delaletiyle 314/2, 220/6-son, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 53, 58/9.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
2-2911 sayılı Kanunun 33/1, TCK’nın 53.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
3- 2911 sayılı Kanunun 32/1 ve TCK’nın 53.
maddeleri uyarınca mahkumiyet
4- TCK’nın 265/1-3-4, 62/1, 3713 sayılı Kanunun 5/1
maddeleri uyarınca mahkumiyet
5- Kamu malına zarar verme suçu bakımından: Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
CMK’nın 260. maddesi uyarınca katılan sıfatını alabilecek surette kamu malına zarar verme suçundan zarar gören sıfatıyla temyiz hakkının bulunduğu kabul edilerek, hükmü temyiz etmek suretiyle katılma iradesini ortaya koyan Maliye Hazinesinin CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede gereği düşünüldü;
I-Sanığın soruşturmanın en başından beri istikrar gösteren savunmalarında suçlamayı kabul etmeyerek fotoğraflardaki kişinin kendisi olmadığını söylemesi ve Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğüne olay anındaki kamera görüntülerinin fotoğraf çıktısının alınıp gönderilmesi sonucunda düzenlenen 19.02.2015 tarihli uzmanlık raporunda teşhise elverişli nitelikte görüntü bilgisi içermediğinden gerekli inceleme yapılamadığından dolayı, 08.10.2014 tarihli olaylarda çekilmiş fotoğraf ve video görüntülerinin, sanıktan temin edilecek mukayeseye elverişli fotoğraflarla birlikte, Adli Tıp, TÜBİTAK veya TRT gibi uzman kuruluşlardan birisine gönderilip sanığın suç tarihinde üzerinde bulunan ve tespite konu giyecek eşyalar da dikkate alınmak suretiyle görüntü ve fotoğraf analizleri yaptırılarak; sanığın fotoğraf ve görüntülerde yer alan kişilerden olup olmadığını kuşkuya yer vermeyecek biçimde kesin olarak saptanmasından sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
II-Kabul ve uygulamaya göre de;
1-Temel ceza belirlenirken delalet maddesi olan TCK’nın 220/6. maddesinin uygulama maddesi olarak yazılması,
2-Gerekçeli karar başlığında suç adının “silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme” yerine “silahlı terör örgütüne üye olma” ve suç tarihinin 08.10.2014 yerine 06.10.2014 olarak yazılması,
3-TCK’nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafii, o yer Cumhuriyet savcısı, katılan … vekili, PTT A.Ş Genel Müdürlüğü vekili temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 13.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.