YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/1471
KARAR NO : 2017/4379
KARAR TARİHİ : 08.06.2017
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütünün propagandası yapmak, Görevi yaptırmamak için direnme, Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek
Hüküm : 1- Terör örgütü propagandası yapmak suçundan; 6352 sayılı Kanunun 1/1-b maddesi uyarınca kovuşturmanın ertelenmesi
2- TCK’nın 314/3 ve 220/6 maddeleri yollamasıyla 314/2, 220/6, 62, 53, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri gereğince mahkumiyet
3- TCK’nın 265/1, 265/3, 62, 53, 58/9, 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri gereğince mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Silahlı terör örgütünün propagandası yapma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin 1. fıkrasına göre verilen kovuşturmanın ertelenmesine ilişkin kararlar anılan maddesinin 4. fıkrası ile CMK’nın 223. maddesinin 8. fıkrası 2. cümlesi hükmü karşısında durma kararı niteliğinde ve itiraza tabi olup CMK’nın 223/1. maddesinde sayılan hüküm niteliğindeki kararlardan olmadığından temyiz incelemesine yer olmadığına, gereğinin itiraz merciince yerine getirilmesine, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
2- Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “15.02.2008, 27.04.2009” yerine “15.02.2008” olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiş, görevi yaptırmamak için direnme suçunun silahtan sayılan taş ile işlenmiş olmasına rağmen TCK’nın 265/4. maddesi gereğince cezanın artırılmaması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK’nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 08.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.