Yargıtay Kararı 16. Ceza Dairesi 2016/7165 E. 2017/4192 K. 29.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/7165
KARAR NO : 2017/4192
KARAR TARİHİ : 29.05.2017

Mahkeme Kararı : Ağır Ceza Mahkemesi
Hüküm : TCK’ nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 63, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmak

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13.10.2016 tarih ve 2016/260322 sayılı yazısı ile,
“Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.09.2012 gün ve 2010/115 E. 2012/204 K. sayılı kararıyla … silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 9 yıl hapis cezası ile cezalandırılan hükümlü … hakkındaki karar müdafii tarafından 16.01.2014 tarihli eski hale getirme ve temyiz talepli dilekçe ile temyiz edilmiş ise de; sözkonusu dilekçenin yerel Mahkemece karara bağlanmadan, diğer sanıklar yönünden temyiz edilmiş olması sebebiyle Yargıtay’da bulunan dosyaya eklenmek üzere gönderilmiş olması nedeniyle sözkonusu talebin bir muktezaya bağlanmadığı tespit edildiğinden, bilahare hükümlü müdafiince karar düzeltme talebiyle verildiği halde temyiz isteminin süre yönünden reddine dair karara konu edilen ve bu kararın da 7 günlük süreden sonra temyiz edilmesi üzerine Yüksek Dairenizin yukarıda belirtilen ilamıyla “… temyiz isteminin reddine dair karara karşı süresinden sonra yaptığı başvurusunun CMUK’nın 317. maddesi uyarınca REDDİ…” şeklinde sonuçlandırılan süreçte, hükümlüye Tebligat Kanununun 35. maddesine göre yapılan gerekçeli karar tebliğinin usulsüz olduğu görüşünde olduğumuzdan; sözkonusu ilama CMK’nın 308/1 maddesi gereğince,” itiraz edilmektedir. “

İTİRAZ NEDENLERİ:
1)Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.09.2012 gün ve 2010/115 E. 2012/204 K. sayılı kararıyla … silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 9 yıl hapis cezası ile cezalandırılan hükümlü … hakkındaki karar gıyapta verildiğinden, evvelemirde hükümlünün beyan ettiği “… Cad. … Mah.No:92/14 …” adresine tebliğe çıkarıldığı, tebliğ yapılamaması üzerine bu kez mernis adresi olan “… No:… İç kapı no:… ” adresine tebliğe gönderilen gerekçeli karar buradan da tebliğ imkansızlığı gerekçesiyle iade edilince hükümlünün beyan ettiği ” … Mah.No:…/.. …” adresine yeniden gönderilerek Tebligat Kanununun 35. maddesine uygun şekilde tebligat yapılmasının sağlandığı, ancak dava dosyasında sözkonusu adreste daha önce hükümlüye yapılmış bir tebligat bulunmadığından, sözkonusu tebliğin usulüne uygun olmadığı,
2)Bilahare hükümlünün vekil olarak tayin ettiği avukatın 16.01.2014 tarihinde sunduğu ve aynı tarihte havale edilen eski hale getirme ve temyiz dilekçesinin, şu ana kadar karara bağlanmamış olması nedeniyle; bilahare vekil tarafından Yargıtay ( ) Ceza Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere yerel Mahkemeye “karar düzeltme talebiyle” gönderilen dilekçenin yerel Mahkemece “temyiz isteminin süre yönünden reddi” kararıyla ve başvurulabilecek kanun yolu “itiraz” olarak hatalı gösterilmek suretiyle sonuçlandırılıp vekile tebliğ edilmesinin, vekilin de 7 günlük süreden sonra verdiği dilekçenin “eski hale getirme ve temyiz” talebi olarak kabul edilerek dosyanın Yargıtay’a gönderilmesi üzerine Yüksek Dairenizce verilen kararla temyiz isteminin reddedilmesinin temyiz hakkının kaybına sebebiyet verdiği düşünülerek yukarıda zikredilen kararınıza itiraz edilmesi mecburiyeti hasıl olmuştur.
SONUÇ VE İSTEM:
İtirazın kabulüyle, CMK’nın 308/3 maddesi gereğince;
1)02.10.2014 gün ve 2014/7049 Esas, 2014/9868 Karar sayılı temyiz isteminin reddine dair kararının kaldırılması,
2)Dava dosyasının temyiz talebi ile ilgili olarak ek tebliğname düzenlenmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığımıza gönderilmesi, itirazımızın yerinde görülmemesi durumunda ise dosyanın Yüksek Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi, talep edilmektedir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Sanık …’in Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.09.2012 gün ve 2010/115 E. 2012/204 K. sayılı kararıyla yokluğunda terör örgütü üyesi olmak suçundan 9 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu nedenle gerekçeli kararın savcılık ifadesi ile duruşmada beyan ettiği “… Cad. … Mah. No:…/… …” adresine tebliğe çıkarıldığı, tebliğ yapılamaması üzerine bu kez mernis adresi olan “… Mah. … Cad. … Apt. Sitesi … Apt. Blok No:… İç Kapı No: … ” adresine gönderildiği, ancak bu adreste “tebliğ imkansızlığı” nedeniyle mernis adresine gönderilen kararın tebliğ edilemediği, bunun üzerine sanığın savcılık aşamasındaki beyanına dayalı olarak duruşma gününün sanığa tebliğ olunduğu ve sanığın 08.10.2010 tarihli duruşmada da beyan ettiği “… Cad. … Mah.No:…/… ” adresine yeniden gönderilerek Tebligat Kanununun 35. maddesine göre tebligat yapılmasının sağlandığı anlaşılmakla sözkonusu tebliğin usulüne uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
KARAR:
Tüm bu açıklamalar karşısında; itirazın yerinde olmadığı ve kararın düzeltilmesini gerektiren bir neden bulunmadığı ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmesi yerinde olacağı anlaşılmakla, dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.