YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/7165
KARAR NO : 2016/1650
KARAR TARİHİ : 24.03.2016
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne silah sağlama, Silahlı terör
örgütü üyesi olma, Patlayıcı madde bulundurma
Hüküm : 1- Sanık … hakkında;
TCK’nın 315/1, 62, 53, 58 ve 3713 sayılı
Kanunun 5/1 maddeleri gereğince mahkumiyet,
2- Sanık Y………. hakkında;
a-TCK’nın 314/2, 53, 58, 3713 sayılı Kanunun
5/1 maddeleri gereğince mahkumiyet,
b-TCK’nın 174/1, 53, 58, 50, 52 ve 3713 sayılı
Kanunun 5/2 maddeleri gereğince mahkumiyet,
3- Sanık … hakkında;
a-TCK’nın 314/2, 62, 53, 58 ve 3713 sayılı
Kanunun 5/1 maddeleri gereğince mahkumiyet,
b-TCK’nın 174/1, 62, 53, 58, 50, 52, 3713 sayılı
Kanunun 5/2 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık … hakkında duruşmalı, diğer sanıklar hakkında duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda gereği düşünüldü;
Mesleği taksicilik olan ve yirmi yıldır bu işle iştigal eden sanık …’e terör olayları nedeniyle boşalan ve kış mevsiminde hiç kimsenin yaşamadığı sadece yaz mevsiminde çobanlık yapanların gittiği Kağızman ilçesine bir buçuk saat ./..
mesafede ve yakınında etrafı duvarla çevrili, iki kapısı olan terör örgüt üyelerinin mezarlarının bulunduğu Dibekkaya Köyüne gideceklerinin silahlı terör örgütü üyesi olduğu anlaşılan diğer iki sanık ………. ve … tarafından olayın başından itibaren bildirilmesi,
Sanık …’in Kağızman İlçesi gibi küçük bir yerleşim biriminde uzun süredir taksicilik yapması, kolluktaki müdafii huzurunda verdiği ifadesinde duraktaki bir yakınının durağın sabit telefonu çalınca kendisini çağırıp “seni çağırdı, seninle telefonda görüşmek istiyor” dediğini bildirmesi üzerine, özel bir müşterisi olduğunu belirterek sıra kendisinde olmadığı halde sanık …’in çağırdığı yere gitmesi, aracın arka koltuğunda içi patlayıcı maddeyle dolu poşetin açık olması ve bunu sanık ………’nın araç içerisinde yüksek sesle söylemesi nedeniyle Dibekkaya köyünden dönüşte araçtaki patlayıcı maddelerin varlığına vakıf olmasına rağmen idaresindeki araçla kolluğun ilk arama noktasını geçmesi ve özellikle sanık ……..’nın aşamalardaki anlatımları karşısında adı geçen sanık hakkında verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde aşağıdaki husus dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık … müdafiinin temyiz dilekçesiyle duruşmalı inceleme sırasında adı geçen sanık ve müdafiinin ve diğer sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine ancak;
1-Sanıklar …………ve … hakkında patlayıcı madde bulundurma suçundan hüküm kurulurken; doğrudan hükmedilen adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3 maddesi uyarınca infaz aşamasında re’sen uygulamaya yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasında TCK’nın 52/4 maddesi gereğince ihtarat yapılması,
2-Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih, ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanıp yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK’nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; sanıklar ………….. ve … hakkında patlayıcı madde bulundurma suçundan kurulan hüküm fıkralarından “adli para cezasının ödenmemesi halinde hapse çevrileceğinin ihtarına” ibarelerinin ve tüm sanıklarla ilgili olarak TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına dair kısımlarının hüküm fıkralarının bütünüyle çıkarılarak yerine “Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 ./..
tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanıp yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK’nın 53. maddesinin sanıklar hakkında uygulanmasına” cümlesinin yazılarak sair yönleri usul ve kanuna uygun sanık … hakkında re’sen de temyize tabi olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
TEFHİM ŞERHİ:
24.03.2016 tarihinde verilen iş bu karar, Yargıtay Cumhuriyet savcısı huzurunda, duruşmada sanık …’in savunmasını yapmış bulunan Av. … ve Av. ……’nin yokluklarında, 30.03.2016 tarihinde usulen ve açık olarak tefhim olundu.