Yargıtay Kararı 16. Ceza Dairesi 2015/4611 E. 2016/525 K. 02.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/4611
KARAR NO : 2016/525
KARAR TARİHİ : 02.02.2016

TALEP:
İftira suçundan sanık …’ın, 5237 sayılı TCK’nın 267/1, 43/2. maddesi delaletiyle 43/1, 62. maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve aynı Kanunun 51. maddesi gereğince ertelenmesine dair… 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.11.2014 tarihli ve 2013/658 esas, 2014/685 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre; 5237 sayılı Kanunun 51/3. maddesinde yer alan “Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz” hükmüne aykırı olarak, 1 yıl 15 gün hapis cezasına mahkum edilen sanık hakkında 1 yıl denetim süresi belirlenmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 07.04.2015 gün ve 94660652-105-07-1941-2015-7590/24451 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.04.2015 tarih ve 2015/128090 sayılı tebliğnamesi ile bozma talep edilmiş olmakla dosya incelenerek gereği düşünüldü:

TÜRK MİLLETİ ADINA
I) Olay:
Sanığın şikayet dilekçesinde şüphelilerin müşterek çocuğa yönelik çocuk istismarı, çocuğa yönelik şiddet suçunu işlediği hususundaki şikayetinin takipsizlik kararı içeriği nazara alındığında şikayet konusunun sübut bulmadığı, sanığın müştekilere yönelik ihbar ve şikayette bulunarak işlenmediğini bildiği halde haklarında soruşturma açılmasını sağlamak maksadıyla hukuka aykırı bir fiil isnad ederek teselsülen iftira suçunu işlediğinin kabulü ile… 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.11.2014 tarihli ve 2013/658 esas, 2014/685 sayılı kararı ile sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 267/1, 43/2. maddesi delaletiyle 43/1, 62. maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve aynı Kanunun 51. maddesi gereğince ertelenmesine dair verilen kararda dosyada sadece sanığa tebliğ yapıldığı, katılma talebi olan ancak katılma hususunda karar verilmeyen müşteki …ile …ve mağdur …’a gerekçeli karar tebliğ edilmeden karar kesinleştirilmiştir.
II) Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:
Dosya kapsamına göre, 5237 sayılı Kanunun 51/3. maddesinde yer alan “Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz.” hükmüne aykırı olarak, 1 yıl 15 gün hapis cezasına mahkum edilen sanık hakkında 1 yıl 15 gün denetim süresi belirlenmesi gerektiğine ilişkindir.
III) Hukuksal Değerlendirme:
5237 sayılı Kanunun 51/3. maddesinde yer alan “Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz hükmü düzenlenmiştir.
İncelenen dosya kapsamına göre cezası ertelenen sanık hakkında belirlenen denetim süresinin alt sınırının, TCK’nın 51/3. maddesi uyarınca mahkum olunan ceza süresinden az olamayacağının gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesis edilmesinde,
İsabet görülmediğinden anılan kararın kanun yararına bozulmasına karar verilmesi uygun görülmüştür.
IV) Sonuç ve karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi yerinde görüldüğünden,… 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.11.2014 tarihli ve 2013/658 esas, 2014/685 sayılı kararının CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca bozma nedenine göre uygulama yapılarak;
İftira suçundan kurulan hükmün 6. fıkrasındaki “1 yıl” ibaresi çıkarılarak yerine “1 yıl 15 gün” yazılmasına, kararın diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, infazın buna göre yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.