Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2021/612 E. 2021/736 K. 10.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/612
KARAR NO : 2021/736
KARAR TARİHİ : 10.03.2021

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında ihale sonrası hizmet alım sözleşmesi imzalandığını, yapılacak iş kapsamında davalı şirket bünyesinde çalışmakta iken iş akdi feshedilen dava dışı işçinin işe iade talebiyle müvekkili üniversite ve davalı aleyhine açtığı davanın kabul edildiğini, müvekkilinin icra dosyasına ödeme yaptığını, işçinin davalı şirketin işçisi olup ihale sözleşmesi hükümlerine göre işçilik alacaklarından davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek 19.294,07 TL’nin ödeme tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı ile aralarındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunu, işçiyi işe başlatma yükümlülüğünün davacıda olduğunu, işçiyi işe başlatmayarak sebep olduğu tazminatı müvekkiline rücu hakkının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşme hükümlerinde, işçilerin iş akitlerinden doğacak tazminattan hangi tarafın ne oranda sorumlu olduğu hususunda bir düzenleme bulunmadığı ancak alt işveren olan davalı şirketin sözleşmeyi fesheden işveren olması sebebiyle ödenmesi gereken işçilik alacaklarından sorumlu tutulması gerektiği, davacının ödediği bedeli davalıdan rücuen talep etmekte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 19.294,07 TL’nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Dava, hizmet alımı sözleşmesinden kaynaklı rücuen tazminat talebine ilişkindir. Yüklenici işçisinin hizmet akitlerinin feshi sonrasında işveren ve yüklenici aleyhine açtığı işe iade davasının işçi lehine sonuçlandığı, işe iade edilmemesi halinde de bir bedel ödenmesine karar verildiği ve işçinin işe iade edilmemesi nedeniyle işverenin işçiye bu bedeli ödediği anlaşılmaktadır.İşçinin hizmet aktini yüklenici ile imzalamasına rağmen, işyerinin işverene ait olması nedeniyle işçinin işe iadesinin işveren ve yüklenici birlikte gerçekleştirmek zorundadır. İşverenin kabulü olmadan yüklenicinin işçiyi iade etmesi mümkün değildir. Somut olayda ise Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşmiş İş Mahkemesi kararında davalılar arasında muvazaa bulunması nedeniyle davacı işçinin asıl işveren davalı Üniversiteye iadesine, mali sorumluluk açısından ise davalı Üniversitenin sorumlu tutulmasına karar verilmiştir. Bu durumda işe iade ve mali sorumluluk tek başına davacı …’ne ait olup davalı yükleniciye rücu hakkı bulunmamaktadır. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçeyle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının talep halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,10.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.