Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2021/1209 E. 2021/569 K. 02.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/1209
KARAR NO : 2021/569
KARAR TARİHİ : 02.03.2021

MAHKEMESİ:…Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen kararın temyizen tetkiki asli müdahiller Akbank T.A.Ş. ve Halkbank A.Ş. vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R –
Davacı şirket vekili, müvekkilinin damper ve dorse imalatı, alım, satım ve ihracatı konusunda faaliyet gösterdiğini, …’a olan ihracatların sona erme aşamasına gelmiş olması ve ihracat bedellerinin tahsilinde sorunlar yaşanmaya başlanması nedeniyle, mali ve ekonomik yönden sıkıntıya düştüğünü, borçlarını ödeyemez hale geldiğini, elindeki mevcut menkul değerlerin borçları karşılayabilecek düzeyde olduğunu, fakat şu an ki darboğazı aşması ve haciz tehdidinden kurtulması için konkordato mühleti verilmesi gerektiğini, konkordato talebinin kabul edilmesi halinde alacaklıların iflasa nazaran daha büyük ölçüde tahsilat yapacaklarını ileri sürerek, konkordato mühleti verilmesini ve konkordatonun tasdikini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince, konkordato talep eden borçlu şirketin, tenzilatsız olarak tüm borçlarını belirli vadelerde ödemeye teklif ettiği, 14.09.2018 tarihinnde geçici mühlet karar verildiği, geçici mühletin 2 ay süreyle uzatıldığı ve 14.12.2018 tarihinden itibaren de 1 yıllık kesin mühlet karar verildiği, konkordato sürecinde şirketin samimi ve gayretli olduğu, faaliyetlerine devam ettiği, konkordato projesindeki ödeme teklifinin iflasa nazaran alacaklıların lehine olduğu, teklifin İİK’nın 302. maddesine belirtilen çoğunlukla kabul edildiği, teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olduğu, İİK’nın 206. maddesinin 1. sırasında sayılan türden imtiyazlı bir alacaklı bulunmadığı, rehinli alacaklıların ise teklifi kabul etmedikleri, yargılama giderleri ile tasdik harcının yatırıldığı, böylece konkordatonun tasdiki için İİK’nın 305. maddesinde sayılan koşulların oluştuğu gerekçesiyle, talebinin kabulü ile konkordatoyu kabul eden alacaklılar yönünden, konkordatonun tasdikine ve komiser raporunda belirtildiği şekilde alacaklılara ödeme yapılmasına, rehinli alacaklılara ilişkin tasdik talebinin reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı, müdahil alacaklılar T. Halk Bankası A.Ş., Akbank T.A.Ş ve Alternatif Bank A.Ş. vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 20.10.2020 tarihli ilamıyla, komiser raporunda tüm adi alacaklıların, alacak miktarlarının, toplantıya katılıp katılmadıklarının ve verdikleri oyun tablo halinde gösterildiği, söz konusu tablo uyarınca adi alacaklar yönünden nisabın sağlandığının anlaşıldığı, gayri nakdi risk alacaklarının geciktirici koşula bağlı alacak olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu alacakların hesaba katılması halinde dahi tasdik için gereken nisabın sağlandığı, teklif edilen konkordato projesinin borçlunun kaynakları ile orantılı olduğu, İİK’nun 206. maddesinde belirtilen imtiyazlı alacaklı bulunmadığı, tasdik harcının yatırıldığı, ilk derece mahkemesi kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, müdahil vekillerinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.Karar, müdahil alacaklılar T. Halk Bankası A.Ş. ve Akbank T.A.Ş. vekillerince temyiz edilmiştir.Dava, İİK’nın 285. vd. maddeleri uyarınca geçici ve kesin mühlet kararları verilmesi ve konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir. Konkordato, borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlunun, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için başvurabileceği kendine özgü bir cebri icra kurumudur. Konkordatoda amaç, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen, mali durumu bozulmuş olan ve borçlarını ödeyip faaliyetlerini devam ettirmek isteyen dürüst borçluyu koruyarak mali durumunun iyileşmesini sağlamak ve alacaklıların, borçlunun muhtemel bir iflasına nazaran, daha fazla ölçüde alacaklarına kavuşma olanağı yaratmaktır. Konkordato ile alacaklılar, alacaklarının bir kısmından vazgeçerler ve/veya borçluya, ödeme konusunda belirli bir vade tanırlar. Bu durumdaki bir borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olur. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran veya vadeyle ödeme imkanı verilmesi hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Alacaklılar arasında eşitlik esasına dayalı bir ödeme sağlanır ve borçlu iktisadi faaliyetlerine devam eder. Böylece borçlu, piyasadaki varlığını sürdürürken, piyasadaki istikrar ve istihdam imkanları da korunmuş olur.Konkordato süreci alacaklılar arasında eşitlik ilkesine dayalı olarak yürütülür. Konkordatoda alacaklılar arasında herhangi bir ayırım yapılmaksızın benzer durumda bulunan bütün alacaklıları kapsayan adil ve dengeli bir ödeme planının ortaya konulması ve alacaklıların tatmin edilmesinde de aynı ilkeler gözetilmelidir. İİK’nın 305. maddesinde hükme bağlanan konkordato koşullarının kümülatif olarak bir arada bulunması halinde mahkeme konkordatoyu tasdik edecektir. Mahkemenin bu aşamada geniş bir takdir yetkisi bulunmaktadır ve tasdik yargılamasında re’sen araştırma ilkesi geçerlidir. Mahkeme, tasdik yargılamasında konkordato projesini kontrol edecek, konkordato sürecinde yapılması gereken işlemlerin zamanında ve kanuna uygun olarak yapılıp yapılmadığını denetleyecektir. Şekli inceleme kapsamında yapacağı en önemli tespit, komiserin süresi içinde dosyayı kendisine teslim edip etmediğidir. İçerik olarak dikkatle araştırması gereken husus ise borçlunun alacaklılar arasında dengeyi koruyup korumadığıdır. (Öztek S./Budak A.C./ Yücel M.T./Kale S./Yeşilova B., Yeni Konkordato Hukuku, 2. Baskı, Ankara 2019, s. 539.) Somut olayda, konkordato komiserleri tarafından hazırlanan 16.12.2019 havale tarihli gerekçeli raporda, adi alacaklar toplamının 4.453.634,82 TL, rehinli alacaklar toplamının 578.195,58 TL, imtiyazlı alacaklar toplamının 138.134,34 TL, kaydedilen adi alacaklı sayısının 66 kişi, konkordato projesini kabul eden alacaklı sayısının 38 kişi ve bu alacaklıların alacak miktarının ise 2.511.723,59 TL olduğu, böylelikle İİK’nın 302/3-a maddesinde öngörülen nisabın sağlandığı belirtilmiştir. Konkordato projesi ekinde bir ödeme planı yapılmış olup, buna göre alacağı 35.000,00 TL’ye kadar olan alacaklılara ödemelerin 2020 ve 2021 yıllarında olmak üzere iki taksitte, alacağı 35.000,00 TL ile 100.000,00 TL arasında olanlara 2020, 2021 ve 2022 yıllarında
olmak üzere üç taksitte, alacağı 100.000,00 TL üzerinde olanlara ise 2020, 2021, 2022 ve 2023 yıllarında olmak üzere dört taksitte ödeme yapılacağı öngörülmüştür. Taksitler 31.08.2020 tarihinden başlayıp 30.03.2023 tarihine kadar yayılmaktadır. Konkordato projesinin, alacağı 35.000,00 TL’nin altında olan ve kendilerine iki taksitte ödeme yapılmasına karar verilen 38 kişilik küçük alacaklı grubunun oyları ile kabul edildiği anlaşılmıştır. Az yukarıda açıklandığı üzere, konkordatoda, alacaklılar arasında mutlak eşitliğin sağlanması şart olmayıp, dengeli ve adil bir ödeme planı ortaya konulması, alacaklıların da buna göre tatmin edilmesinin sağlanması amaçlanmaktadır. Somut olayda, ortaya konulan ödeme planıyla alacağı 35.000,00 TL’nin altında olan küçük alacaklı grubu iki taksitte olmak üzere en geç ikinci taksit tarihi olan 31.05.2021 tarihi itibariyle alacaklarının tamamına kavuşmuş olacak iken diğer alacaklıların tüm alacaklarını tahsil etmeleri daha uzun vadeye yayılmaktadır. Alacağı 35.000,00 TL ile 100.000,00 TL arasında olanların son taksit tarihi 31.05.2022, alacağı 100.000,00 TL üzerinde olanların son taksit tarihi ise 30.03.2023 tarihidir. Diğer yandan, davacı şirketin bu vade tarihlerine kadar aynı ödeme gücüne sahip olup olamayacağını ya da bu tarihlere kadar konkordatonun feshedilip edilmeyeceğini önceden öngörmek mümkün değildir. Böyle bir ihtimalde, küçük alacaklı grubu alacağının tamamını ya da büyük bir bölümünü tahsil etmiş olacak iken diğer alacaklılar daha az oranlarda tahsil imkanına kavuşmuş olacaklardır. Sonuç olarak, bu ödeme planının alacaklıların adil ve dengeli bir şekilde tatmin edilmesi ilkesine uygun olduğunu söylemek mümkün değildir.Öte yandan, 27.11.2019 tarihli alacaklılar toplantısında, müdahil alacaklı T. Halk Bankası A.Ş.’nın alacağının da dört taksitte ödeneceği ifade edilmişken, proje ekinde yer alan ödeme toplosunda anılan müdahil banka ile müdahil alacaklı Akbank T.A.Ş. isimlerine yer verilmemiş, bu husustaki belirsizlik mahkemece giderilmemiştir.Bu durumda, mahkemece, İİK’nın 304. ve 305/2. maddesi hükümleri uyarınca, konkordato projesi re’sen ele alınarak, projeye olumlu oy kullanacak alacaklı grubunun menfaatleri dikkate alınarak özel bir ödeme planı geliştirildiği, bu durumun özellikle bankalar olmak üzere büyük alacaklılar aleyhine olduğu, alacaklılar arasında adil ve dengeli dağıtım ilkesine aykırı davranıldığı hususları gözetilerek, projede bu yönde düzeltme yapılmasının sağlanması, aksi takdirde İİK’nın 308. maddesi hükmü uyarınca, konkordatonun tasdiki talebinin reddiyle, doğrudan doğruya iflas sebeplerinden birinin mevcut olması halinde, davacı borçlu şirketin iflasına karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, müdahil alacaklı T. Halk Bankası A.Ş. ve Akbank T.A.Ş. vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyize konu … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi Kararının HMK 371. maddesi hükmü uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden müdahiller T. Halk Bankası A.Ş. ve Akbank T.A.Ş.’ye iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin de … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 02.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.