Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2020/2117 E. 2020/2732 K. 07.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/2117
KARAR NO : 2020/2732
KARAR TARİHİ : 07.10.2020

Mahkemesi:Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
K A R A R –
Asıl ve birleşen davalar eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, asıl dava yüklenici tarafından iş sahibi aleyhine açılmış feshin haksız olduğunun tespiti, hakedişlerden ödenmeyen bedel, ödenek aktarımından kaynaklanan alacak, kâr kaybı, irat kaydedilen teminat mektup bedeli, malzeme bedeli ile tapu iptâli ve tescil istemine, birleşen … 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 1997/299 Esas sayılı dava işsahibi tarafından yüklenici aleyhine açılmış olup, yüklenici kusurundan kaynaklanan zarar, iki ihale arasındaki fark, yükleniciden ayıp giderim bedeli ile itibar kaybı sebebiyle manevi tazminat taleplerine, birleşen … 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2001/2081 Esas sayılı dosyasındaki dava yüklenici tarafından iş sahibi aleyhine açılmış olup asıl davada saklı tutulan fazlaya ilişkin haklar nedeniyle hakedişten, malzeme bedelinden ve kâr kaybından asıl davada talep edilenler dışında kalan alacakların tahsili işin yapılan icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı istemine, birleşen … 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2001/251 Esas sayılı dosyasındaki dava iş sahibi tarafından yüklenici aleyhine açılmış olup, yapı ruhsatı alınabilmesi için gerekli iskân harcı ve emlak vergilerinin tahsili talebine, birleşen … 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 1999/125 Esas sayılı dosyasındaki dava iş sahibi tarafından yüklenici aleyhine açılmış olup, …su harcamalarına katılım payının tahsili istemine, birleşen … 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 1999/125 Esas sayılı dosyasındaki dava iş sahibi tarafından yüklenici aleyhine açılmış olup, doğrama ve döşeme pursantajlarının hatalı hesaplanması nedeniyle fazladan yapılan ödemenin istirdadı talebine, birleşen … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2003/557 Esas sayılı dosyasındaki dava iş sahibi tarafından yüklenici aleyhine açılmış olup, A bloklar ile ilgili eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeli ve uğranılan zararların tazmini istemine, birleşen … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2003/558 Esas sayılı dava da iş sahibi tarafından yüklenici aleyhine B bloklarda tespit edilen eksik ve kusurlu işler giderim bedeli ve uğranılan zararların tazmini talebine ilişkindir.Mahkemece davaların birleştirilerek ve Yargıtay bozma ilamlarına uyularak yürütülen yargılama sonucunda asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen 1997/299 Esas sayılı dosyasındaki davanın kısmen kabulüne, birleşen 2001/2081 Esas sayılı davanın kısmen kabulü ile davalının icra inkâr tazminatı ile sorumlu tutulmasına, birleşen 2001/251 Esas sayılı dosyasındaki davanın ve birleşen 1999/125 Esasına kayıtlı davaların kısmen kabulüne, birleşen 1999/123 Esas sayılı ve birleşen 2003/558 Esas sayılı davaların reddine, birleşen 2003/557 sayılı dosyadaki davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş ve reddi gerekmiştir.
2-Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 09.05.960 gün 21/9 sayılı içtihadı birleştirme kararı uyarınca yerel mahkemece Yargıtay bozma ilamına uyulması ile bozma dışında kalan hususlar ile bozmada belirtilen hususlar yararına olan taraf için usuli kazanılmış hak teşkil edeceğinden, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılıp karar verilmesi zorunlu hale gelir. Uyulan Yargıtay bozma ilamında açıkca bir maddi hatanın bulunması, sonradan aynı konu ile ilgili yeni bir içtihadı birleştirme kararının veya geçmişe etkili yasanın çıkartılması, dayanılan kanun hükmünün Anayasa Mahkemesi’nce iptâl olunması, kesin hüküm ve hak düşürücü sürelerin dikkate alınmaması ve uyulan bozma kararından sonra göreve ilişkin yeni bir yasal düzenlemenin getirilmiş olması usuli kazanılmış hakkın istisnalarıdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 01.07.1988 gün 1988/4-508 Esas 1988/553 Karar sayılı ilamı). Usuli kazanılmış hakkın istisnalarının somut olayda varlığı ileri sürülüp kanıtlanmamış ve oluşmamıştır.Yerel mahkemece asıl davada verilen ilk kararda teminat mektubunun, sözleşmesinin haksız feshedildiği kabul edilerek irad kaydedilen 31.562,84 TL teminat mektup bedelinin de istirdadına karar verilmiş olup, Dairemizin 14.11.2000 gün 2000/5049 Esas 2000/4987 Karar sayılı ilamı ile iş sahibinin alacaklı olması sebebiyle irad kaydedilen teminat tutarının tahsili talebinin reddi gerekirken kabulünün doğru olmadığından bahisle bu gerekçe ile de yerel mahkeme kararı bozulmuş ise de; taraf vekillerinin karar düzeltme talebi üzerine Dairemizin 04.05.2001 gün 2001/1228 Esas 2001/2422 Karar sayılı ilamı ile ilk bozma ilamının 2. bendinin son paragrafında yer alan ve irad kaydedilen teminat mektupları ile ilgili bozma kararının kaldırılmış olduğu ve bu hali ile ilk kararda irad kaydedilen teminat tutarının tahsili ile ilgili kurulan hüküm sair red kapsamında bozma dışında bırakıldığından asıl dava davacısı ve birleşen, bir kısım dosyalar davalısı yüklenici şirket lehine iş sahibi şirket aleyhine kesinleşmiş ve usuli kazanılmış hak oluşmuştur.Yine yerel mahkemece verilen ikinci kararın temyizi üzerine Dairemizin 07.04.2008 gün 2007/6822 Esas 2008/2217 Karar sayılı bozma ilamının 6. bent d fıkrasında yüklenicinin imalât ve malzeme bedeline ilişkin alacağının yargılamada alınan raporlar ile saptandığı, kâr kaybı alacağı ise alınacak ek rapor ile saptanacağından takip tarihi itibari ile likit alacak bulunmadığından, şartları oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddi yerine kabulü doğru olmamıştır, denilerek bu nedenle de hüküm bozulmuş ve mahkemece birleşen 2001/2081 Esas sayılı dosyadaki davada yüklenici yararına icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerektiğine dair Dairemizin bozma ilamı davalı iş sahibi yararına kazanılmış hak oluşturmuştur.Öte yandan birleşen … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2003/557 Esas sayılı dosyasındaki davada yüklenicinin üstlendiği A bloklardaki iş ve imalâtlardaki eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeli ve zararların tazmini ile birleşen … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2003/558 Esas sayılı dosyasındaki davada yüklenicinin üstlendiği B bloklardaki iş ve imalâtların eksik, kusurlarının giderim bedeli ile uğranılan zararların tazmini talep edildiğinden 2003/557 Esas sayılı dosyasındaki talepler ile aynı olmadığı gibi, mükerrer dava açılması ve talepte bulunulması da söz konusu değildir.Bu durumda mahkemece taraflar yararına oluşan usuli kazanılmış hak sebebiyle asıl davada kabul edilen diğer talepler yanında irad kaydedilen teminat tutarı 31.562,84 TL’nin de istirdadına karar verilmesi, birleşen … 10. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2001/2081 Esas sayılı dosyasındaki davada koşulları oluşmayan icra inkâr tazminatı isteminin reddine karar verilmesi ile birleşen 2000/557 ve 2003/558 Esas sayılı dava dosyalarındaki taleplerin aynı olmadığı gibi farklı bloklardaki eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeli ile uğranılan zararların tazminin talep edildiği ve mükerrer talep de söz konusu olmadığından hükme esas raporu düzenleyen teknik bilirkişi kurulundan, B bloklardaki inşaatlarda bulunan eksik ve kusurlu işler nedeniyle, dosyadaki deliller, yaptırılan delil tespitlerinde saptanan bulgulara göre ve tesbitlerden itibaren geçecek makul dava açma süresinin bitimindeki mahalli piyasa rayiçleriyle giderim bedeli ve iş sahibinin uğradığı zarar konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınıp değerlendirilerek 2003/558 Esas sayılı davada sonucuna uygun bir karar verilmesi yerine, bu hususlar üzerinde durulmadan, yanlış değerlendirme ve eksik inceleme sonucu asıl ile birleşen 2001/2081 ve birleşen 2003/558 Esas sayılı davalarda yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, ödenenden 5766 sayılı Kanun’un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 1.529,00 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davacı-birleşen dosya davalısına, 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalı-birleşen dosya davacısına iadesine,
karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 07.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.