YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1227
KARAR NO : 2020/2780
KARAR TARİHİ : 14.10.2020
Mahkemesi:… Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce verilen kararın temyizen tetkiki davalı vekili tarafından duruşmalı olarak istenmiş, duruşma talebi kabul edilerek 29.09.2020 tarihinde yapılan duruşmaya davacılar vekili Avukat … ile davalı vekili Avukat … geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
K A R A R –
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, sözleşme uyarınca kesin hakedişin tespiti ve ödenmeyen iş bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın ıslahla arttırılan miktar üzerinden kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nce istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş ve verilen karar davalı tarafça yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Bölge Adliye Mahkemesi dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp bir isabetsizlik bulunmaksızın karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacılar yüklenici davalı iş sahibi olup, 10.03.1999 tarihli sözleşme ile yükleniciler Bolu ili ekonomik, sosyo-kültürel ve mekansal gelişme planlaması 1/100.000-1/25.000 planlarının sözleşme eki teknik şartname çerçevesinde yapımı işini üstlenmişlerdir. Sözleşmenin 2-2.2 maddesine göre iş bedeli toplam olarak kararlaştırılmış olup götürü bedellidir ve KDV’nin yükleniciye ayrıca ödeneceği kararlaştırılmıştır. Aynı maddede yüklenicinin bu bedelin dışında işin bir sonraki yıla sarkması ve/veya başka herhangi bir nedenle ayrıca fiyat farkı talep edemeyeceği ve bu hükmün kesin olduğu kabul edilmiştir. Ayrıca sözleşme eki ihale şartnamesinin 13. maddesinde süre uzatımı verilecek haller ve şartları belirlenmiş, aynı şartnamenin hizmet bedeli ve ödeme biçimi başlıklı 17. maddesinin son cümlesinde hiçbir ad altında fiyat farkı ödenmeyeceği de belirtilmiştir. Bunun dışında sözleşme ve eki olan şartnamelerde ya da başkaca bir belgede davalı iş sahibinin iş ve imalâtın sözleşmede öngörülen tarihler dışına yüklenicilerin kusurlu olmaksızın sarkması halinde, iş bedelinin eskale edileceği ya da fiyat farkı ödeneceğine dair bir düzenleme olmadığı gibi davalının taahhüdü de bulunmamaktadır. Sözleşme ve eklerinde hüküm bulunmaması ve yasal dayanağının olmaması halinde sırf iş süresinin uzandığından bahisle ve TMK 2. maddesinden hareketle yüklenici ya da iş sahibi yararına güncelleme yapılması ve fiyat farkı ödenmesi mümkün değildir.Bu durumda fiyat farkı uygulaması, güncelleme ve karne katsayısı uygulanarak iş bedelinin dava tarihi itibariyle belirlenmesinin sözleşmesel ve yasal dayanağı bulunmadığından Bölge Adliye Mahkemesi’nce gerekirse hükme esas alınan raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan davacının dava tarihi itibariyle sözleşme fiyatlarına göre gerçekleştirip de ödenmeyen iş bedeli alacağı miktarı konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, yasal ve sözleşmesel dayanağı olmadığı halde güncelleme yapan ve karne katsayısına göre hakedilip ödenmeyen bedeli dava tarihine eskale eden bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın kısmen kabulü doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi hükmünün davalı yararına BOZULMASINA, 2.540,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacılardan alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödenenden 5766 sayılı Kanun’un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 267,80 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalıya iadesine, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine, karardan bir örneğin ise ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 14.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.