Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2019/3193 E. 2020/2111 K. 06.07.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/3193
KARAR NO : 2020/2111
KARAR TARİHİ : 06.07.2020

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsiline ilişkin olarak yapılan icra takibine itirazın iptâli ve icra inkâr tazminatının tahsili talebine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili beyanında, davacı yüklenici ile davalı işsahibinin yüzme havuzu makine dairesi, mekanik tesisat malzeme ve işçilikleri dahil yapım işi hususunda anlaştıklarını, davacı işi yapıp teslim ettiğini ancak ödenmeyen bakiye olduğu iddiasıyla yapılan icra takibine itirazın iptâli ve icra inkâr tazminatı ödenmesi talebiyle dava açmış, davalı taraf ise; havuzun teslim edilmediğini, teslim tutanağında imzası bulunan kişinin şirkette çalışmadığını ve sözleşmede belirlenen bedelin ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, davacının usulüne uygun olarak tutulan defterlerinde faturanın kayıtlı olmasının işin yapıldığının kabulünü gerektirmeyeceği ve işin yapıldığının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 222/4 maddesine göre, açılış ve kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari kayıtlar sahibi aleyhine delil teşkil edeceğinden somut olayda davalının incelenen kayıtlara göre davacıya 27.259,48 TL borçlu olarak görüldüğünden bu miktar yönünden aleyhe değerlendirmek gerekir. Bu nedenle mahkemece davanın itirazın iptâli olduğu gözetilerek davacı tarafından davalıya ait havuz makine dairesinde takibe konu faturalarda belirtilen imalatların yapılıp yapılmadığının, bilirkişilere gerektiğinde mahallinde keşif yapılmak suretiyle incelettirilerek kanıtlanan ödemelerin mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı tarafın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 5766 sayılı Kanun’un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken bakiye 52,80 TL Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 06.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.