Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2019/1166 E. 2019/2627 K. 30.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/1166
KARAR NO : 2019/2627
KARAR TARİHİ : 30.05.2019

Mahkemesi:Asliye Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar ile davalılar …, …, … vekilleri ile davalı … tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş
olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan fesih ve tapu iptâl tescil talebine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacılar ile davalılar …, …, …, … tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle yargılama sırasında yüklenici yada bağımsız bölüm satın alanlarca inşaatlara devam edilerek hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtildiği gibi inşaatın % 94,67 oranında tamamlanmış olması sebebiyle ileriye etkili fesih kararı verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı arsa sahipleri ile temyiz eden davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacılar davalarında davalı yüklenici ile aralarında kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşmede taşınmazları üzerinde 3 blok inşaat yapılmasının kararlaştırıldığını, ancak davalının inşaatı tamamlamadığını belirterek kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ile davalı yüklenici tarafından taşınmaz satışı yapılan diğer davalı üçüncü kişilerin üzerindeki tapuların iptâli ile hisseleri oranında adlarına tesciline karar verilmesini talep etmişlerdir. Davalılar savunmalarında davanın reddine karar verilmesini istemişler, mahkemece davalı yüklenicinin süresi içerisinde edimini tam olarak yerine getirmediği, bu durumda arsa sahipleri olan davacıların kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshini isteme haklarının doğduğu, ancak inşaatın tamamlama oranın % 94 olduğu, davacılar ile davalı yüklenici arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geçmişe etkili olarak feshinin üçüncü kişi durumunda olan davalılar yönünden hak ve nefasete uygun düşmeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile taraflar arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin ileriye etkili olarak feshine karar verilmiştir.Davada tapu iptâl ve tescil talep edilmiş olup harca esas değer 6.000,00 TL olarak gösterilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanunu hükümlerine göre: “Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları, yargı harçlarına tabidir (2. md.) Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nev’i ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır (15. md.). Noksan tespit edilen değerler hakkında 30. madde hükmü uygulanır (16/4. md.). Yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı nispetler üzerinden alınır (21. md.). (1) sayılı tarifede yazılı nispi karar ve ilam harcının 1/4 ü peşin alınır (28. md.). Yargılama sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o oturum için yargılamaya devam olunur, takip eden oturuma kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150. maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın işleme konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır (30. md.). yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz (32. md.). HMK 120/1. maddeye göre de davacı, yargılama harçlarını mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Açıklanan bu ilkeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacılar dava açarken davanın değerini 6.000,00 TL olarak göstermiş ve bu miktar üzerinde nispi harç yatırmışlardır. Davacılar, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve tapu iptâl tescil talebinde bulunduklarına göre yargılamada alınan bilirkişi raporu ile tapu iptâl ve tescil talep edilen taşınmazların değeri belirlenmiş olduğundan mahkemece davacılara bilirkişi raporunda belirtilen 3.083.474,37 TL üzerinden yatırılması gereken nispi ilam harcını ikmâl etmek üzere uygun süre verilip, ikmâl edilmesi halinde bundan sonra yargılamaya devamla davanın sonuçlandırılması, yatırılmaması halinde ise dosyanın işlemden kaldırılması gerekirken kamu düzeninden olan harç hususu gözden kaçırılarak eksik harç tamamlattırılmadan davanın sonuçlandırılması doğru olmamış, kararın bozulması uygun gerekmiştir.Diğer taraftan ileriye etkili fesih kararı verilmesi halinde tasfiyenin, fesih tarihinde eksik ve kusurlar da dikkate alınıp düşülmek suretiyle yüklenicinin kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi ile üstlendiği işlerin tamamına göre gerçekleştirdiği imalâtın fiziki oranı tespit ve bu oranın sözleşmede kararlaştırılan paylaşım durumuna göre yükleniciye kalan arsa payı ya da bağımsız bölüm sayısına uygulanarak yüklenicinin hak ettiği arsa payı ya da bağımsız bölümlerin yükleniciye bırakılarak, yüklenicinin hak etmediği arsa payları ve bağımsız bölümler ile üçüncü kişilerde bulunan paylara yönelik tapu iptâl ve tescile karar verilmesi gerekirken tasfiye yapılmaksızın sadece ileriye etkili fesih kararı verilmesi doğru olmamış, bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı arsa sahipleri ile temyiz eden davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı arsa sahipleri ile temyiz eden davalılar …, …, … ve … yararına BOZULMASINA, 5766 sayılı Kanun’un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 143,50 TL
Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davacılardan, 143,50 TL Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davalı …’den, 143,50 TL Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davalı …’den, 143,50 TL Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davalı …’dan, 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davalı …’den alınmasına, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davacılar ile davalılar …, …, … ile davalı …’e iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 30.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.