Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2018/5682 E. 2019/755 K. 25.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/5682
KARAR NO : 2019/755
KARAR TARİHİ : 25.02.2019

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm davacı-birleşen dosyalar davalısı … ile birleşen 2011/254 Esas sayılı davada davacılar vekillerince temyiz edilmiş, davacı-birleşen dosyalar davalısı … vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-birleşen dosya davalısı vekili gelmedi. Davalı-birleşen dosya davacıları vekili Avukat … geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Asıl ve birleşen 2011/254 Esas sayılı dava tapu iptâl ve tescil, birleşen 2012/96 Esas sayılı dava ise cezai şart istemine ilişkin olup, mahkemece asıl dava ve birleşen 2011/254 Esas sayılı davanın reddine, 2012/96 Esas sayılı birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar asıl dava davacısı, birleşen dosya davalısı …. vekili ile birleşen 2011/254 Esas sayılı dosya davacıları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı yüklenici vekili müvekkilinin dava konusu İnebolu ilçesi….Mahallesi 81 ada 32 ve 36 parsel
sayılı taşınmazlar üzerinde yapılacak inşaata ilişkin akdedilen sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ancak binaya arsa sahiplerince el konulduğunu, engellemeler sebebiyle gerekli resmi işlemlerin tamamlanamadığını, iskân ruhsatının alınamadığını, tapuların müvekkiline devredilmediğini beyanla dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptâli ile müvekkili adına tescilini, tapusunun tamamen iptâli ve tescili mümkün olmazsa kat irtifak paylarının belirlenerek sözleşme gereğince kat irtifakı payı oranında müvekkili adına tescilini talep etmiştir. Asıl dava önce davalı arsa sahibi …’a karşı açılmış, daha sonra dava konusu 32 parselin malikinin … olduğunun anlaşılması üzerine … dahili davalı olarak davaya dahil edilmiştir. Birleşen 2011/254 Esas sayılı davada davacılar vekili müvekkillerinin birleşen davalı müteahhitten bağımsız bölüm satın aldıklarını, tapunun henüz devredilmediğini, müteahhit ile yaptıkları satım sözleşmelerine dayanarak bağımsız bölümlerin tapusunun müvekkilleri adına tescilini talep etmiştir. Birleşen 2012/96 Esas sayılı davada ise birleşen davacı … gecikme nedeniyle cezai şart isteminde bulunmuştur. Mahkeme binanın imara aykırı olması nedeniyle tapu iptâl ve tescil talepli asıl ve birleşen 2011/254 Esas sayılı davaların reddine, cezai şart talepli birleşen 2012/96 Esas sayılı davanın ise kısmen kabulüne karar vermiştir.
Dava konusu 32 ve 36 parseller tapuda arsa nitelikli bağımsız parseller olarak kayıtlı olup, 32 parselin dahili davalı …, 36 parselin ise davalı … adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Davanın açılmasından sonra davanın taraflarında değişiklikler olabilir. Bu değişiklik kanun gereği olabildiği gibi iradi taraf değişikliği şeklinde de olabilir. Davacı tarafta birden fazla kişinin dava açması veya davalı tarafta birden fazla kişiye karşı dava açılması için dava arkadaşlığının mümkün olması gerekir. Zorunlu veya ihtiyari dava arkadaşlığı maddi hukuktan kaynaklanabileceği gibi usul hukukundan da kaynaklanabilir. İhtiyari dava arkadaşlarının her birinin davası diğerinden bağımsızdır. İhtiyari dava arkadaşları hakkında dava dilekçesiyle dava açılmamış olan hallerde sonradan dahili dava yoluyla davaya davalı ithali belli koşullara bağlıdır. 6100 sayılı HMK’da belirlenen haller bulunmadığı durumlarda ayrıca açılacak davanın birleştirilmesi yoluna gidilmesi gerekir. Somut olayda davalı … ile sonradan davaya dahil edilen … arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığından dahili dava yoluyla davaya katılmaları mümkün değildir. Islah yoluyla dahi olsa 6100 sayılı HMK 124. maddesi dışındaki hallerde taraf değişikliği yapılması mümkün olmayıp somut olayda bu madde koşulları gerçekleşmediğinden … için ayrı dava açılması sağlanarak bu dava ile birleştirildikten sonra işin esasına girilmelidir.
Dosya içerisinde yer alan … Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 11.02.2016 tarihli yazısına göre dava konusu binanın 4. katının yıkılması suretiyle toplam 3 kat bina şekline getirilip tadilat projesi yapılarak ve … 1 numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nden onaylatılarak mevzuata uygun hale getirilmesinin mümkün olduğu anlaşılmaktadır. Davacı vekilinin de 19.04.2016 tarihli celsede binanın imara uygun hale getirilmesi konusundaki eksikliklerin giderilmesi için süre talep ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece yapılması gereken mahallinde keşif yapılarak dava konusu binanın yasal hale getirilip getirilemeyeceği açıklığa kavuşturulduktan sonra yasal
hale getirilmesi mümkün ise davacı vekiline bu konuda süre verilip asıl ve birleşen üçüncü kişilerin açtıkları tapu iptâl ve tescil davalarını sonuçlandırmak, yasal hale getirilemeyeceği anlaşılırsa bu takdirde tüm davaların reddine karar vermektir. Eksik inceleme ile hüküm tesis edilmiş olup anılan gerekçelerle kararın bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden asıl ve birleşen dosya davacıları ve davalı … yararına BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmediğinden davacı-birleşen dosya davalısı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davacı-birleşen dosyalar davalısı … ile birleşen dosya davacıları … ve …’a geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 25.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.