YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4686
KARAR NO : 2019/2211
KARAR TARİHİ : 09.05.2019
Mahkemesi:Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı-karşı davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ile ilgili yapılan icra takibine itirazın iptâli talebine ilişkin olup, mahkemece davanın Dairemizin bozma ilamına uyularak kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı davasında 30.05.2005 tarihli sözleşme ile davalıya ait 208 konutun yapımını üstlendiklerini, düzenledikleri 5 nolu hakedişin davalı yanca kabul ve onayı üzerine takibe konu 31.12.2007 tarihli 3.907.850,33 TL bedelli faturayı düzenlediklerini, davalının bu faturanın bir kısmını ödediğini, ödenmeyen bakiye 1.486.150,00 TL alacak için icra takibine geçtiklerini ancak davalının takibe itiraz ederek durdurduğunu, hakedişin bir kısmının ödenmesinin hakedişin kesinleştiğinin kabulü anlamına geldiğini belirterek yaptıkları icra takibine davalının itirazının iptâline karar verilmesini istemiş, davalı savunmasında taraflar arasında imzalanan sözleşmede bedelin 1.046.500,00 TL olarak kararlaştırıldığını, bu bedelin götürü ücret olduğunu, götürü bedel ile üstlenilen eser sözleşmesinde yüklenicinin bu bedel dışında ücret talep edemeyeceğini, davacıya fazladan ödeme yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiş, karşı davasında fazla ödeme nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL’nin davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda asıl davanın kısmen kabulü ile takibin 790.618,92 TL’lik kısmına davalının itirazının iptâline, karşı davanın reddine karar verilmiş, bu kararın davalı-karşı davacı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 14.09.2015 tarihli 2015/2271 Esas 2015/4383 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiş, mahkemece bozmaya uyularak bu kez asıl davanın 401.631,40 TL üzerinden kısmen kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.Dairemizin bozma ilamında yanlar arasındaki uyuşmazlığın çözümü ve davacıya bakiye iş bedeli ödenip ödenmeyeceği veya davalının fazla ödeme yapıp yapmadığının tespiti için işin kesin hesabının çıkarılmasının zorunlu olduğu, ikinci ve üçüncü raporda saptanan iş bedeli ile dördüncü rapordaki iş bedeli arasındaki farkın nereden kaynaklandığının Yargıtay denetimine elverişli şekilde hükme esas alınan raporda belirtilmediği açıklanarak, mahkemece ikinci ve üçüncü raporda saptanan iş bedeli ile dördüncü rapordaki iş bedeli arasındaki farkın nereden kaynaklandığının Yargıtay denetimine elverişli şekilde açıklanmak ve işin kesin hesabı usulüne uygun olarak uzman bilirkişi kuruluna çıkarttırılmak sureti ile sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bozmaya uyulduğuna göre 09.05.1960 gün 21/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu kararı gereğince bozmada belirtilen şekilde inceleme yapılması zorunlu olduğundan mahkemece yeniden oluşturulacak uzman bilirkişi kurulundan bozma ilamında belirtilen yönteme göre önceki raporlardaki farklılığı giderecek nitelikte gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak kesin hesap yaptırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, bozma ilamında belirtilen şekilde inceleme yapılmaksızın davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA, 5766 sayılı Kanun’un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 176,60 TL Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davalı-karşı davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı-karşı davalıya iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 09.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.