Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2018/4626 E. 2018/4330 K. 07.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4626
KARAR NO : 2018/4330
KARAR TARİHİ : 07.11.2018

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesi niteliğindeki araç tamiri sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekili, müvekkilinin araç tamir, bakım ve onarım işi nedeniyle davalıdan 4.524,98 TL alacaklı olduğunu, müvekkilinin tüm edimlerini yerine getirdiğini ancak davalının cari hesap ve faturadan kaynaklı borcu ödemediğini, bu alacak için davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını ve davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, süresi içerisinde itirazın iptâli davası açılmaması sebebiyle alacak davası açıldığını, 4.524,98 TL alacağın dava tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin …’de faaliyet gösterdiğini, bu nedenle yetki itirazında bulunduklarını, … Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkilinin davacı şirket ile hiç bir iş ilişkisinin olmadığını, iddianın dayanağı olan belgelerin tek taraflı olarak düzenlenmesi mümkün belgeler olduğunu ve müvekkiline tebliğ edilmediğini, müvekkiline yapıldığı iddia edilen işle ilgili fatura ya da herhangi bir belge verilmediğini, bu nedenle haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davacının defter kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi ile verilen rapora göre davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı tarafından davalı ile aralarında kurulduğu iddia edilen hukuki ilişki niteliği itibariyle eser sözleşmesi ilişkisidir. Bu ilişkinin kurulduğunu ispat yükü kural olarak davacıya aittir. Davacı iddiasını düzenlediği iş emirlerine dayandırmakta olup, bu belgelerde
araçların plaka numaraları ile getiren kişilerin adlarının bulunduğu anlaşılmakta ise de bu kişilerin davalı şirket ile bağlantılarının olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Mahkemece davacı tarafından sunulan iş emirlerinde imzası bulunan kişilerin, davalı şirketi temsile yetkili olup olmadığının araştırılması, bu bağlantının bulunduğunun anlaşılması halinde akdi ilişkinin varlığının kabulü ile işin esasının incelenerek karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 07.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.