YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4381
KARAR NO : 2019/523
KARAR TARİHİ : 11.02.2019
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, sözleşme dışı olduğu işleri sürülen imalât bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda ıslahla artırılan miktar da dikkate alınarak davanın kabulune dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı, davalı iş sahibiyle doğrudan temin yöntemiyle mühtelif inşaat ve onarım işlerinin yapımını üstlendiği ilkoğretim okullarında bir kısım sözleşme dışı iş ve imalâtlar yaptığını, bunların 69.000,00 TL olan fatura bedelinin ödenmediğini ileri sürerek tahsilini talep ve dava etmiştir. Doğrudan temin usulüyle yaptırılan inşaat ve yapım işlerinde iş değişikliği ve sözleşme dışı imalâtlarla ilgili Yapım İşleri Genel Şartnamesi ile Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nda bir hüküm bulunmamaktadır. Bu halde; sözleşme dışı iş ve imalât yapılmış ve bunlar davalı iş sahibinin yararına ise kamu ihale sözleşmeleri kanunundaki prosedüre göre yapılmış fazla işlerle ilgili bir sözleşme bulunmadığından bunların bedelinin sözleşme fiyatlarıyla değil, işin yapıldığı ileri sürülen 2014 yılında yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nın 526 ve maddelerinde düzenlenen vekâletsiz iş görme hükümlerine göre istenmesi mümkündür. Vekâletsiz iş görme hükümlerine göre istenebilecek bedel de, işin yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayiçlerine göre tespit edilecek bedel olup, bu bedel içerisinde yüklenici kârı ve KDV de bulunduğunda ayrıca eklenmeyecektir.
Bunun dışında 04.02.1948 gün, 10/3 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile bu içtihadı birleştirme kararının değiştirilmesine gerek olmadığına dair 06.05.2016 gün 2015/1 Esas
2016/1 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararına göre bozma nedeni ne olursa olsun Yargıtay’ca verilen bozma kararından sonra davanın ıslah edilerek netice-i talebin artırılması mümkün değildir. Eldeki dava da kısmi dava olarak ve 1.000,00 TL üzerinden açılmıştır.
Bu durumda mahkemece mahallinde yapılan keşif sırasında hazır bulunan teknik bilirkişi kurulundan davacının her 3 ilkoğretim okulunda doğrudan temin usulü ile yapımını üstlendiği inşaat ve onarım işleri dışında yapımını gerçekleştirdiği sözleşme dışı ilave iş ve imalâtların nelerden ibaret olduğu ve bunların davalı işsahibi yararına olup olmadığı ile davacının gerçekleştirdiği iş sahibinin yararına olan sözleşme dışı ilave iş ve imalâtların yapıldığı 2014 yılındaki mahalli piyasa rayiçleri ile yüklenici kârı ve KDV de dahil vekâletsiz iş görme hükümlerine göre isteyebileceği, bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınıp bozmadan sonra ıslah yapılamayacağı da gözetilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken bu hususlar üzerinde durulmadan davanın ıslahla arttırılan miktar üzerinden kabulü doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabülü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 11.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.