Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2018/4093 E. 2018/5053 K. 13.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4093
KARAR NO : 2018/5053
KARAR TARİHİ : 13.12.2018

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili ile davalı … vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, davacı taraf yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince bir takım edimleri ifa ettiğini sözleşme konusu ifası için gerekli bir takım onarım ağaç nakli proje hazırlanması restorasyon işlemleri için sözleşmenin ifa edileceğine inanarak bir takım masrafları yaptığını belirterek oluşan maddi zararın karşılanmasını ve sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle karşılaştıkları durum nedeniyle manevi bir kısım tazminat isteminde bulunmuş davalı taraf ise sözleşme konusu taşınmazın tarihi eser niteliği gereğince sözleşmenin ifa edilemediğini davacının müracaatlarından olumlu ve faydalı sonuç alınamadığını ve karşılıklı feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece yapılan yargılama neticesinde davacı … İnş. San. Tic. A.Ş. tarafından açılan davanın HMK.’nın 53. maddesi gereğince usulden reddine, davacıların dahili davalılar … ve … aleyhine açmış oldukları davanın usulden reddine, davacının davalı … aleyhine açmış olduğu maddi tazminat istemine ilişkin davanın kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin ise reddine karar verilmiş, verilen karar davacılar vekili ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle 28.02.2015 tarihli dilekçe ile davada talep edilmeyen bir alacak kalemi davaya katılmak istenmiş ise de; tarafların HMK.’nın 176 ve devamı maddelerine göre ıslah yoluyla dava konusu iddialarını ve savunmalarını genişletip değiştirmeleri mümkün olup daha önce dava konusu edilmeyen bir hususun ıslah yoluyla davaya katılması mümkün bulunmaması ve dolayısıyla bu dilekçe ile yapılan işlemin geçerli bir ıslah olarak dikkate alınmamasında bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacı şirketin diğer temyiz itirazlarının
reddi gerekmiştir.
2-Sözleşme davalı iş sahibi ile davacı şirket arasında imzalanmış olup, sözleşmenin tarafları davalı ile davacı şirkettir. … şirket yetkilisi olarak şirket adına sözleşmeyi imzalamış olması sebebiyle aktif husumet ehliyeti bulunmadığından, onun açtığı davanın husumet nedeniyle usulden reddi gerekir. Şirketin açtığı davada ise, 01.07.2015 tarihli ıslah ile artırılan miktar da dikkate alınarak, davacı şirket tarafından çizdirildiği kabul edilip bedeline hükmedilen projenin davalı iş sahibine iadesi koşuluyla, davalı … hakkındaki davanın kabulüne karar verilmesi gerekmektedir. Islahla artırılan bölüm için de faizin cinsi hüküm fıkrasında gösterilmemiş olup, sözleşmenin taraflarından birisinin şirket olması ve işin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK m. 21’e göre ticari iş olup ticari faiz istenebileceğinden ticari faizi ile tahsiline karar verilmesi gerekir. Bu hususlar dikkate alınmadan karar verilmesi doğru olmamış kararın bu yönlerden bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davacı şirket yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 393,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı …’tan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 13.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.