Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2018/392 E. 2018/4258 K. 05.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/392
KARAR NO : 2018/4258
KARAR TARİHİ : 05.11.2018

Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat … ile davalı vekili Avukat… geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesi ilişkisi nedeniyle iş bedeli karşılığı verilen çeklerden dolayı borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşmiş olan cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dosya kapsamı, Dairemiz bozma ilamı ve mahkemenin kabulüne göre taraflar arasındaki eser sözleşmesi nedeniyle davacı tarafından davalıya 11 adet ve 111.780,00 TL toplam bedelli çekler verildiği, yargılama aşamasında bu çeklerin çeşitli tarihlerde toplam 66.643,19 TL’lik kısmının ödendiği anlaşılmaktadır. Mahkemece verilen çeklerden 81.711,66 TL’lik kısmından davacının davalıya borçlu bulunmadığı kabul edilmiş, buna yönelik temyiz itirazları Dairemizin 12.11.2015 tarihli kararında reddedilmek ve karar düzeltme talebi de reddedilmek suretiyle davacının davalıya çeklerin 81.711,66 TL’lik
kısmından borçlu bulunmadığı olgusu kesinleşmiştir. Buna göre 111.780,00 TL menfi tespit talebine konu olan çek bedellerinden borçlu bulunulmadığı tespit edilen 81.711,66 TL mahsup edildiğinde borçlu olunan miktar 30.068,34 TL ve 66.643,19 TL ödemeden borçlu olunan miktar düşülünce fazladan ödenen ve istirdatı gereken miktar 36.574,85 TL olmaktadır.
Bu durumda mahkemece dava konusu çeklerin 81.711,66 TL’lik kısmından davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespitine ve fazladan ödenen 30.068,34 TL’nin istirdatına karar verilmesi gerekirken Dairemizin uyulan 12.11.2015 gün 2014/6333 Esas 2015/5739 Karar sayılı bozma ilamındaki borçlu bulunulmadığı tespit edilen 81.711,00 TL’den istirdatına karar verilen 36.574,85 TL çıkartıldıktan sonra 45.136,15 TL’lik kısmından borçlu bulunulmadığının tespitine karar verilmesine dair bozması maddi hataya dayalı olup, maddi hataya dayalı bozmaya uyulması usulü kazanılmış hak oluşturmayacağından 45.136,15 TL’den borçlu bulunulmadığının tespitine 36.574,85 TL’nin istirdatına ve bunun sonucu olarak harç, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin taraflar arasında paylaştırılması ve davalı yararına mükerrer olarak vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 1.630,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4.186,22 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 05.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.