Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2018/3737 E. 2019/165 K. 15.01.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/3737
KARAR NO : 2019/165
KARAR TARİHİ : 15.01.2019

Mahkemesi : Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce verilen kararın temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, ticari makinenin satımı ve montajını konu alan eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptâli, takibin devamı ve %20 icra inkâr tazminatı tayini istemine ilişkindir.
Davacı vekili, taraflar arasında tüm aksam ve parçalarıyla demonte vaziyette 107.500,00 TL bedelli paketleme ünitesine ilişkin sözleşme imzalandığını ve 09.05.2011 tarihli ve 245273 seri nolu fatura düzenlenerek dava konusu ünitenin çalışır vaziyette davalıya teslim edildiğini, ancak davalı tarafından yapılan 10.000,00 TL’lik ödeme dışında başkaca ödeme yapılmadığını, ayrıca davalının sözleşme dışı yapım talep etmesi üzerine 20.000 € ek bedelle besleme bantlarının yapıldığını ve çalışır vaziyette davalıya teslim edildiğini, alacaklarının tahsili amacı ile … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2013/5690 Esas sayılı dosyası ile 75.000,00 USD bedelli faturaya istinaden icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, icra takibine konu 75.000 USD bedelli 09.05.2011 tarihli faturanın sözleşmede TL üzerinden düzenlendiğini, ayrıca para biriminin taraflarca değiştirilemeyeceğine dair sözleşmede hüküm öngörüldüğünü, faturanın müvekkili şirkete
teslim edilmediğini, fatura üzerinde teslim edildiğine dair bir ibarenin bulunmadığını ve şirket kayıtlarında da söz konusu fatura ile ilgili olarak herhangi bir kayda rastlanılmadığını, müvekkili tarafından davacı tarafa yapılan ön ödeme miktarının 20.000,00 TL olduğunu, yapılan bu ön ödemelerle ilgili olarak düzenlenen çeklerin davacı şirket yetkilisi tarafından teslim alındığını, davacının söz konusu makineyi yurt dışından getirirken üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini ve çalışır halde teslim etmediğini, müvekkilinin yurt dışındaki getirilmesi ve yeniden çalışabilir hale gelmesi için masraf yaptığını, müvekkilinin ödemesi gereken sözleşme bedelinin tamamını eksiksiz bir şekilde davacıya ödediğini ve tüm edimlerini yerine getirdiğini beyan ederek davanın reddine ve %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesinde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda, mahkemece davanın kısmen kabulü ile … 2. İcra Müdürlüğünün 2013/5690 Esas sayılı icra takip dosyasında davalının vakî itirazının kısmen iptâli ile takibin 87.500,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak olan 87.500,00 TL’nin %20’si oranında icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davanın reddedilen kısmı için 61.862,50 TL’nin %20’si oranında kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine dair kararın, davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nce istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp bir isabetsizlik bulunmaksızın karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava İİK’nın 67. maddesine dayanılarak açılmış itirazın iptâli istemine ilişkindir. İtirazın iptâli davasında İİK’nın 67/II. maddesi uyarınca davacı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilmesi için davacı alacaklının davalı borçlu hakkında usulüne uygun icra takibi yapması, borçlunun takibe haksız olarak itiraz etmesi ve alacağın likit (hesaplanabilir) olması gerekmektedir.
Dava konusu somut olayda; davacı yüklenicinin … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2013/5690 Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu icra takibinde sözleşmeden kaynaklanan asıl alacağın 75.000 USD fatura bedeli (149.362,50 TL) ile 8.221,75 USD fatura faizi (16.373,61 TL) olmak üzere toplam 83.221,75 TL USD (165.736,11 TL) olduğu, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Eldeki davada itirazın iptâli, takibin devamı ve %20 icra inkâr tazminatı talep edilmiştir. Yapılan yargılama sürecinde icra takip dosyası getirtilmiş, tarafların göstermiş oldukları kanıtlar da toplandıktan sonra uzman bilirkişilerden rapor ve ek raporlar alınmıştır. Mahkemece bilirkişi ek raporu dikkate alınarak davanın kısmen kabulü yönünde hüküm kurulmuştur. Bu haliyle dava konusu itibariyle yargılamayı gerektirir nitelikte olup, davalı takibe itirazında kısmen de olsa haklıdır. Bu durumda likid bir
alacağın varlığından söz edilemez. Davacı yararına icra inkâr tazminatı tayini için gerekli yasal koşullar oluşmamıştır. Davacının icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yönünde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Bu nedenle … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi tarafından davalı vekilinin istinaf isteminin kabulü yerine istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi doğru olmayıp, kararın bozulması gerekir. Ancak kanuna uymayan husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi ‘nin kararının davalı vekilinin istinaf talebinin reddine yönelik olarak kaldırılarak yerel mahkeme hükmünün gerekçe ve sonucunun icra inkar tazminatına yönelik olarak değiştirilmek suretiyle HMK’nın 370/2. maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarında davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile istinaf istemlerinin reddine dair … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nin 19.02.2018 tarih, 2017/1412 Esas ve 2018/187 Karar sayılı kararının davalı vekilinin istinaf isteminin reddine yönelik olarak kaldırılması ile yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan “87.500,00 TL üzerinden hesap edilecek %20 oranındaki icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, cümlesinin çıkarılmasına, yerine “koşulları oluşmadığından davacının icra inkâr tazminatı talebinin reddine” cümlesinin yazılmasına hükmün değiştirilmiş bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, HMK 302/5 ve 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 15.01.2019 gününde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.