Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2018/3599 E. 2019/472 K. 06.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/3599
KARAR NO : 2019/472
KARAR TARİHİ : 06.02.2019

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, İİK’nın 245. maddesi gereğince müflis yüklenici …. İnş. Turz. Ltd. Şti.’nden alacaklı olan ve yetki alan davacılar tarafından davalı arsa sahibi aleyhine açılmış olup, feshedilen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan imalât bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda ıslahla artırılan miktar da dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün olmamasına göre davalı arsa sahibi kooperatifi vekilinin tüm, davacı alacaklıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Hükmüne uyulan Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 24.03.2014 gün, 2013/9297 Esas, 2014/2204 Karar sayılı bozma ilamında diğer bozma sebebi yanında, üçüncü kişilere davalı arsa sahibine banka dekontuna bağlı olarak yapılan ödemelerin mahiyetinin araştırılması için taraf delillerinin toplanması gereğine işaret edilmiştir. Yerel mahkemece bozmaya uyulduğuna göre 09.05.1960 gün 21-9 sayılı İBK uyarınca bozmada belirtilen hususlar lehine olan taraf için usuli kazanılmış oluşturduğundan, bozma uyarınca karar vermek ve inceleme yapmak zorunlu hale gelmiştir. Usuli kazanılmış hakkın istisnasını olşturan nedenlerin varlığı da ileri sürülüp ispatlanmamıştır. Bozmadan sonra ödeme iddialarıyla ilgili yazışmalar yapılmış ise de, tarafların itirazına rağmen yapılan ödemelerle ilgili ayrıntılı inceleme yapılmamış, ödeme belgeleri getirtilip incelenmediği gibi bu ödemelerin mahiyetiyle ilgili konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmamış, sadece kararın gerekçe kısmında, banka ekstrelerinde 9 adet bağımsız bölüm
maliklerinin davalı kooperatif adına yatırdığı paranın olmadığı anlaşıldığı belirtilerek ileri sürülen bu ödemeler hesaplamada dikkate alınmamıştır.
Bu durumda mahkemece öncelikle arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenicisi olan müflis … İnş. ve Turz. Ltd. Şti.’ne isabet edip, inşaatın devamı sırasında onun tarafından dava dışı üçüncü kişilere satılıp devredilen bağımsız bölümler ile ilgili dava dışı 3. kişilerce davalı kooperatife yapılan ödemelere dair hesap ekstreleri, ödeme belgeleri bulundukları yer ve bankalardan getirtilip ileri sürülen bu ödemeler yönünden davalı arsa sahibinin beyanı da alındıktan sonra konusuna uzman mali müşavir bilirkişiden 9 bağımsız bölümü satın alan dava dışı 3. kişilerden davalı arsa sahibine ödeme yapılıp yapılmadığı, bunların miktar ve niteliğiyle ilgili gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp yüklenici tarafından satılan bağımsız bölümler ile ilgili davalı arsa sahibine ödeme yapılmış ise bunların 9 bağımsız bölümün feshin kesinleştiği tarihteki mahalli piyasa rayiçleriyle belirlenen bedelinden düşülüp düşülmeyeceği değerlendirilerek davacıların istemeye haklı oldukları imalât bedeliyle ilgili sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucunda davanın yazılı miktarda kısmen kabulü doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı arsa sahibinin tüm, davacı alacaklıların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün davacı alacaklılar yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 25.568,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 06.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.