Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2018/2610 E. 2019/756 K. 25.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2610
KARAR NO : 2019/756
KARAR TARİHİ : 25.02.2019

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili talebinden ibarettir. Davacı yüklenici, davalılar ise iş sahibidir.
Davacı yüklenici vekili; davalı kooperatif ile A, B, C, D, E bloklarından oluşan yapının müvekkil tarafından inşaası konulu eser sözleşmesinin 26.11.2001 tarihinde imzalandığını, 40’ar dairelik A ve B blok’un bir takım eksiklikler hariç tamamlandığını, C blokun 3. kata kadar tamamlandığı ve D ve E blokların temel seviyesinde bulunduğu esnada 05.07.2006 tarihinde davalı tarafın sözleşmeyi tek taraflı feshettiğini, 03.04.2007 tarihinde inşaatın sadece A ve B blokunun tamamlanması hususunda ek protokol yapıldığını, ek protokol kapsamında hazırlanan 1. hakediş ödenmiş ancak 2. hakedişin davalı tarafından sadece bir kısmının ödendiğini, davalarının da ek protokolün 2. hakedişinin tamamının ödenmemesi konusunda olduğunu, ödeme yapılmadığı gibi ek protokolün de 04.09.2007 tarihinde feshedildiğini, fesih tarihine kadar yapılan inşaat bedellerinin tespiti ile 2. hakedişten doğan bakiye alacağıın şimdilik 10.000,00 TL’sinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı iş sahibi vekili; 2. hakediş raporunun bir takım eksiklikler sebebiyle iki kez davacıya iade edildiğini, müvekkil tarafından kabul edilmiş onaylanmış 2. hakediş bulunmadığını, 1. hakedişi ve ayrıca, 80.554,90 TL’lik ödemenin yapıldığını, ek protokole göre işin 30.07.2007 tarihinde tamamlanması gerektiği halde eksikliklerin tamamlanmadığını, işin başkasına tamamlatıldığını, ek protokle göre belirlenmiş gecikme cezası ile işin başkasına tamamlatılmasından kaynaklanan harcamalar toplandığında tam tersi alacaklı durumda olduklarını ve davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar verilmiş, verilen karar davalı vekilince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Dava, başlangıçta 10.000,00 TL üzerinden açılmış, davacı vekili 26.09.2016 tarihli dilekçesi ile davasını belirsiz alacak davası haline getirme talebinde bulunmuş ve sonrasında 27.09.2016 tarihli dilekçesi ile belirsiz alacak davası kapsamında talebini 81.227,45 TL’ye yükseltmiştir. Islah dilekçesi davalıya 03.10.2016 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekili 05.10.2016 tarihli dilekçesi ile süresinde zamanaşımı def’inde bulunmuş ise de; mahkemece davacı tarafın her iki dilekçesi hukuki anlamda değerlendirilip zamanaşımı def’i konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Zamanaşımı savunması üzerinde durulmadan, bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden esas hakkında hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 25.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.