Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2018/1714 E. 2019/552 K. 12.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1714
KARAR NO : 2019/552
KARAR TARİHİ : 12.02.2019

Mahkemesi :… Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’nce verilen kararın temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, süresinde inşaatın tamamlanıp teslim edilmemesi sebebiyle gecikme tazminatı ile inşaatın tamamlanıp iskan ruhsatı alınıp kat mülkiyeti tesisine elverişli hale getirilmesi, getirilmediği taktirde yapılacak masrafın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece ıslahla arttırılan miktar da dikkate alınarak gecikme tazminatı alacağı ile yapının iskan ruhsatı alınması ve kat mülkiyeti tesisine elverişli hale getirilmesi masrafının taleple bağlı kalınarak davalıdan tahsiline dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulmuş, … Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesince tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddedeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp bir isabetsizlik bulunmaksızın karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre davalı yüklenicinin mirasçılarının vekilinin tüm, davacı arsa sahibi mirasçılarının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalı yükleniciler vekili, süresinde verdiği cevap dilekçesinde davacı arsa sahiplerinin taleplerinin inşaatın bitmesi gerektiği tarihten itibaren 14 yıl gibi süre geçmiş olması sebebiyle zamanaşımına uğradığını ileri sürerek zamanaşımı def’inde bulunmuştur.
Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi, eser sözleşmesi ile birlikte satış vaadi sözleşmesinden oluşan karma bir akit olup eksik işler ve ayıplı imalâtların giderim bedeli,
gecikme tazminatı ve cezai şart alacaklarında zamanaşımı süresi genel kural olarak sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu 126/4 ve 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 147/6. maddesi gereğince 5 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Gerek eksik ve kusurlu işlerin giderim bedeli gerekse gecikme tazminatı ve cezai şart alacakları teslim ile istenebilir hale geleceğinden zamanaşımı süresi teslim tarihinde başlayacaktır. Eser sözleşmesi feshedilmediği sürece arsa sahibi, gecikme tazminatını alarak ifayı bekleyebileceğinden eser teslim edilmediği ve sözleşme ifa ile sonuçlanmadığı sürece teslimi gereken tarih geçmesine rağmen zamanaşımı süresi işlemeye başlamayacaktır. Önceki döneme ait olsa dahi gecikme tazminatıyla ilgili zamanaşımı süresi, eserin teslimi ve sözleşmenin ifayla sonuçlandığı tarihten itibaren başlayacaktır. Dairemizin yerleşik içtihat ve uygulamalar ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararları bu doğrultudadır (Yargıtay 15. H.D., 14.10.2010 gün, 2010/3391 Esas 2010/5310 Karar; Hukuk Genel Kurulu 04.02.2009 gün 2009/15-13 Esas 2009/53 Karar sayılı ilamları).
Dosya kapsamı ile mahkeme ve bölge adliye mahkemesi kararlarından davalıların murisi yüklenici tarafından inşaatın teslimi gereken tarihte yapı kullanma izin belgesi alınarak tamamlanıp teslim edilmediği ve davacı arsa sahiplerinin gecikme tazminatı istemekte haklı oldukları anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece davalı yüklenici mirasçıların gecikme tazminatı ile ilgili zamanaşımı def’i reddedilerek davacıların ıslah dilekçesi ile gecikme tazminatı yönünden arttırdıkları miktar da dikkate alınarak talebi aşmamak koşuluyla davacı arsa sahiplerine teslim edilmesi gereken bağımsız bölümlerin teslimi gereken tarihten dava tarihine kadar hesaplanacak gecikme tazminatı ve ıslahla arttırılan iskan ruhsatı ve kat mülkiyetine elverişli hale getirme masrafları 5.000,00 TL toplamı üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, gecikme tazminatının dava tarihinden geriye doğru 5 yıldan önceki kısmı zamanaşımı yönünden reddolunarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalıların tüm, davacıların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davacıların temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak 371/1. maddesine göre ilk derece mahkemesi kararının davacı arsa sahipleri yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, 12.02.2019 gününde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.