Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2017/726 E. 2019/591 K. 13.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/726
KARAR NO : 2019/591
KARAR TARİHİ : 13.02.2019

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili gelmedi. davalı vekili Avukat … geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, taraflar arasında imzalanan 12.12.2012 tarihli eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, işin eksik ve kusurlu yapılması nedeniyle sözleşmenin feshi ve 3277619 seri nolu 50.000,00 TL tutarlı çek nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın devamı sırasında çek bedelinin ödenmesi nedeniyle menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü kabul edilerek sözleşmenin feshi ile istirdat talebininin kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı iş sahibi, davalı yüklenici olup, davalı yüklenici 12.12.2012 tarihli sözleşme ile davacı iş sahibine ait mandıranın bulunduğu yere 1650 m2 alan üzerinde çelik kontrüksiyon inşaatı işinin yapımını üstlenmiştir. Sözleşmeye göre iş bedeli 250.000,00 TL olup toplam olarak kararlaştırıldığından götürü bedellidir. Dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporundan davalı yükleninin üstlendiği işi tamamlamadığı, bir takım eksik ve kusurlar bulunduğu anlaşılmaktadır.
6098 sayılı TBK’nın 480. maddesi hükmünce bedelin götürü olarak kararlaştırıldığı hallerde yüklenici eseri o bedelle meydana getirmekte yükümlü olup, eser öngörülenden fazla emek ve masrafı gerektirmiş olsa bile bedelinin arttırılmasını, maddenin devamında öngörülen uyarlama koşullarının bulunmaması hali dışında isteyemeyecektir. Buna göre götürü bedelli eser sözleşmesinde iş sahibinin fazla ödemesi olup olmadığı ya da yüklenicinin hakettiği iş bedeli ile ödenmemiş alacağının tespiti için gerçekleştirilen imalâtın eksik ve kusurlar dikkate alınıp
düşülmek suretiyle işin tamamına göre fiziki oranının tespit ve bu oranın götürü bedele uygulandıktan sonra hakedilen imalat bedeli belirlenerek kanıtlanan ödemelerle karşılaştırılmak suretiyle saptanması gerekir. Somut olayda bilirkişilerce bu yönteme uygun hesaplama yapılmadığı gibi mahkemece yapılan hesaplama da belirtilen yönteme uygun değildir.
Bu durumda mahkemece hükme esas alınan raporu düzenleyen teknik bilirkişi kurulundan davacı yüklenicinin sözleşme ile üstlendiği işin bütününe göre eksik ve kusurlu olarak yaptığı imalâtları dikkate almak ve düşmek suretiyle işin tamamına göre gerçekleştirilen imalât oranı ile bu oranın götürü 250.000,00 TL bedele uygulanarak hak ettiği imalât bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınarak hesaplanacak bu miktarla davacı iş sahibince kanıtlanan ödemeler karşılaştırılarak davacının menfi tespit iddiası ve borçlu bulunmadığı miktar belirlenip, varsa borçlu bulunulmayan miktarın dava konusu çekin yargılama sırasında ödenip davanın istirdada dönüşmüş olması sebebiyle fazladan ödenen kısmın ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile menfi tespit ve istirdat konusunda yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, 2.037,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmediğinden davacı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 13.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.