Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2017/2575 E. 2019/661 K. 18.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2575
KARAR NO : 2019/661
KARAR TARİHİ : 18.02.2019

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye ve ilave iş bedelinin tahsili talebine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairemizin 24.04.2014 tarih 2014/464 Esas, 2014/2888 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde sözleşme dışı imalât yönünden davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı yüklenici davada sözleşme gereği yapılan imalâtlar için 112.812,69 TL, proje, mahal listesi ve ödeme pursantajlarında gösterilmeyen sözleşme dışında yapılan imalâtlar için fazlaya dair haklar saklı tutularak şimdilik 5.000,00 TL’nin tahsilini, 5 ve 6 nolu hakedişlerden kesilen gecikme cezaları ile sözleşmenin 30. maddesine göre geçici kabul noksanlıkları için yapılan kesintilerin iadesini istemiş, 27.01.2012 günlü ıslah dilekçesiyle sözleşme kapsamında yapmış olduğu işlerden doğan alacağını 133.118,97 TL’ye, sözleşme dışı yapılan imalâtlardan doğan alacağını ise 117.304,70 TL’ye artırmıştır.
Davalı iş sahibi, işin tamamlanan kısmının davacı tarafa ödendiğini, ilave olarak sözleşme dışında yapıldığı belirtilen yerler için şartname ve sözleşme uyarınca herhangi bir bedel ödemelerinin gerekmediğini, hakediş raporlarından kesilen gecikme cezalarıyla geçici kabul noksanı kesintilerinin hukuka uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamı uyarınca alanında uzman bilirkişilerden alınan rapor oluşa ve denetime elverişli bulunarak davacının sözleşme dışı yaptığı imalâtların bedelinin KDV dahil 117.304,70 TL olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş karar davalı vekilince temyiz olunmuştur.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün
olmamasına göre ve özellikle davacı …’ın gerçek kişi firması yani … olmasına karşın karar başlığında … olarak gösterilmesi maddi hata olup, mahallinde düzeltilmesinin mümkün olmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Taraflar arasında düzenlendiği ihtilâfsız olan sözleşmenin 9.2 maddesinde sözleşme ekleri sayılmış olup sayılan ekler arasında Yapım İşleri Genel Şartnamesi de bulunmaktadır. Bu şartname 6100 sayılı HMK’nın 193. maddesine (HUMK 287. madde) göre delil sözleşmesi niteliğinde olup, mahkemelerce görevi gereği kendiliğinden gözetilmesi gerekir. Anılan şartnamenin 21. maddesinde götürü bedelli işlerde sözleşme kapsamında kalması halinde %10 fazla imalâtın sözleşme fiyatlarıyla yaptırılacağı hükmü bulunmaktadır. Bu nedenle sözleşme dışı imalâtlar yönünden inceleme yapılırken sözleşmenin ilgili hükümleri ile şartname hükümlerinin dikkate alınması zorunludur.
Somut olayda mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda sözleşme dışı işler yıkılan köprü imalâtı, Sinan Deresinde sökülen taş duvar imalâtı, Deşdiren Deresinde sökülen taş duvar imalâtı ile betonarme ve kargir moloz nakli kalemleri olarak açıklanmış ise de Yapım işleri genel şartnamesinin 21 ve 22. maddesi değerlendirilmemiştir. Bu haliyle hükme esas alınan raporun az yukarıda açıklanan ilkelere uygun olmadığı açıktır. Mahkemece yapılması gereken iş bilirkişilerden ek rapor alınıp sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 21 ve 22. maddeleri uyarınca %110’u için götürü bedel esas alınmalı, %110’u aşan imalâtın tespiti halinde bedelinin sözleşme ve işin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nın 413 ve devamı maddeleri gereğince iş sahibi yararına olması koşuluyla, yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçleriyle ve KDV eklenmeksizin belirlenmesidir. Bu yönler gözetilmeksizin, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 18.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.