YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2072
KARAR NO : 2017/2016
KARAR TARİHİ : 10.05.2017
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, dava dışı işçinin açmış olduğu dava sonucu ödenen bedelin rücuen tazmini istemine ilişkintir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz olunmuştur.
…-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davalı vekilin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
…-Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; davacı iş sahibi vekili, müvekkili şirkete ait fabrika binasının inşaat işlerini muhtelif firmalara yaptırdıklarını, bu kapsamda binanın bir kısım işlerinin davalıya verildiğini, yapım esnasında taşeronların işçisi olan … …’in kolunun ……..1999 tarihinde geçirdiği kaza neticesinde sakat kaldığını, adı geçenin açmış olduğunu davanın … …. İş Mahkemesi’nin kararıyla neticelendiğini, icra takibi sonucu dosyaya 72.195,00 TL’nin ödendiğini, sözleşme uyarınca bu miktarın kendilerine ödenmesi gerektiğini ileri sürerek 72.195,00 TL’nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporu uyarınca, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı BK’nın 355. maddesinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Sözleşmelerin bağlayıcılığı prensibi uyarınca taraflar imzaladıkları sözleşmede kararlaştırılan hükümlere uymak durumundadırlar. Sözleşmenin …….. maddesinde yüklenici (davalı) iş yerinde iş vereceği taşeronlara ait olanlar dahil, çalıştıracağı tüm personele ilişkin olmak üzere İş Kanunu’nun 73. maddesi ve İşçi Sağlığı ve İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü hükümlerine uymak yükümlülüğünde olduğunun bilincindedir ve bunları uygulamak zorundadır. Yüklenici, iş yerinde olası kaza ve meslek hastalıkları ve benzeri olaylardan kamu veya kişisel takibatlar nedeni ile doğacak ceza, tamin telafi ve benzeri yükümlülüklerin (taşeron çalışanlarını da kapsamak üzere) tek sorumlu ve muhatabı olduğunu, bu nedenle
hiçbir gerekçe ile işverene rücu etmeyeceğini ve işverenin olayda taraf olmayacağını kabul eder ve üstlenir. Düzenlemesi bulunmaktadır. Az yukarıda açıklandığı üzere bu hüküm ahde vefa ilkesi gereğince tarafları bağlar. Bu düzenleme BK’nın 99. maddesinde düzenlenen sorumsuzluk kaydıdır. Sorumsuzluk kaydı hile veya ağır kusurun varlığı halinde hükümsüz olup, hafif kusur halinde geçerlidir. Dairemizin ve …’ın uygulamaları da bu doğrultudadır. Bu durumda davacının ağır kusuru ve kastı kanıtlanamadığından davacı ödemesi gereken miktarı davalıdan rücuen isteyebilecektir.
Ödemesi gereken miktarın ne olduğu konusunda ise, gerek ödeme gerekse bu davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nın 62/…. maddesi hükümlerinin değerlendirilmesi gerekmektedir. TBK’nın 62/…. maddesi uyarınca, tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişi, bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olur. Davacı iş sahibi kendi payına düşenden fazlasını ödemiş olup, davacının payına düşen tutar 46.111,05 TL olup, bu miktarı davalıdan isteyebilecektir. Mahkemece hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmayıp, kararın davacı yararına bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda …. bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, …. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, aşağıda yazılı bakiye ….754,… TL temyiz ilâm harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren … gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine ….05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.