Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/651 E. 2015/5696 K. 11.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/651
KARAR NO : 2015/5696
KARAR TARİHİ : 11.11.2015

Mahkemesi :Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :25.09.2014
Numarası :2014/1001-2014/314

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için yapılan icra takibine vâki itirazın iptâli, takibin devamı ve %40 icra inkâr tazminatı tayini istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Taraflar arasında düzenlenen 20.04.2009 tarihli eser sözleşmesi ile muhtelif mahallerde içme suyu şebeke rehabilitasyon ve yeni şebeke inşaatı kapsamında boru döşeme ve bağlantı işçiliği yapılması işi kararlaştırılmıştır. Davacı taşeron, davalı ise yüklenicidir. Davacı taşeron vekili dava dilekçesi ile işin eksiksiz şekilde teslim edildiğini, ancak bakiye 38.000,00 TL iş bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, icra takibine vaki itirazın iptâli ile takibin devamına ve %40’tan az olmamak üzere icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, davalı yüklenici iş bedelinin tamamının ödendiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kabulü ile davalının Bursa 12. İcra Müdürlüğü’nün 2010/14133 Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazının 38.000,00 TL asıl alacak ve asıl alacağa 20.07.2009 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz üzerinden iptâli ile takibin devamına karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Zaman bakımından somut uyuşmazlığa uygulanması gereken mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 101/1. maddesi uyarınca muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarıyla temerrüde düşeceğinden, temerrüt ihtarla tanınan ödeme süresinin sonunda veya aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca borcun ifa edileceği gün tarafların anlaşmasıyla kesin olarak belirlenmişse o tarihte oluşur. Aksi halde temerrüt, davanın açıldığı veya takip var ise takibe geçildiği tarihte oluşur. Somut olayda davacı tarafından davalıya alacak miktarını gösterir ve ödeme talebini içerir bir ihtarname gönderilmemiş, borcun ifa edileceği gün sözleşmeyle de kesin olarak belirlenmemiştir. Mahkemece faiz başlangıç tarihi 20.07.2009 olarak kabul edilmiştir. Dava dosyası içinde bulunan 20.07.2009 tarihli belge ile sözleşme kapsamında K.. köyünde yapılan iş için davacı taşeronun 38.000,00 TL alacağının bulunduğu kabul edilmiş ve davalı yüklenici şirket adına F..A.. tarafından imzalanmıştır. Bu haliyle sözü edilen belge borç ikrarı niteliğinde olup, borçluyu temerrüde düşürücü nitelikte değildir. Temerrüt olgusu takip tarihi itibariyle oluşmuştur. Bu bakımdan hükmedilen bedele 20.07.2009 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmesi isabetli olmamıştır.
Kararın 2. bentte açıklanan nedenlerle bozulması gerekirse de yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte yazılı nedenlerle kabulü ile, kararın hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinde yer alan “ve asıl alacağa 20.07.2009 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz üzerinden iptâli ile” kelimeleri ve tarihinin karardan çıkartılarak yerine “üzerinden iptâli ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi uygulanmak suretiyle” kelimelerinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 11.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.