YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4744
KARAR NO : 2016/317
KARAR TARİHİ : 20.01.2016
Mahkemesi :Asliye Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı-birleşen dosya davalısı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Asıl davada, eser sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap alacağı, birleşen davada ise kâr kaybı talep edilmiş, mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı-birleşen dosya davalısı iş sahibi tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı-birleşen dosya davalısı iş sahibinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2)Davacı-birleşen dosya davalısı iş sahibi asıl davada, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinde davalıdan 47.374,74 TL alacaklarının bulunduğunu, bu alacaklarının tahsili için İcra Müdürlüğü’nün 2011/ Esas sayılı dosyasında başlattıkları icra takibinin davalı yüklenicinin itirazı üzerine durduğunu belirterek, davalının itirazının iptâli ile takibin devamına, %40’dan az olmamak üzere icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ve karşı davacı yüklenici ise sözleşmenin 4. maddesi uyarınca, yüklenici tarafından yapılacak işlerin ifası için her türlü madde ve malzemenin, işçi elbiseleri dahil iş sahibince karşılanacağını, ancak iş sahibinin sözleşmenin bu hükmüne aykırı olarak bu masraf kalemleri nedeniyle hakedişlerden kesinti yaptığını savunarak asıl davanın reddine, %40’dan az olmamak üzere kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiş; karşı davasında, iş sahibince sözleşmenin süresi dolmadan önce aynı iş için üçüncü bir firma ile sözleşme yapıldığını, bunun üzerine 19/08/2011 tarihli ihtarname ise sözleşmeyi haklı nedenle feshettiklerini ileri sürerek 6 aylık süreye isabet eden 54.296,21 TL tutarında kâr kaybının davacı-birleşen dosya davalısı iş sahibinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Yanlar arasındaki 29/01/2009 tarihli taşeron hizmet sözleşmesinin 7. maddesinde “Sözleşmenin süresi yürürlük tarihinden itibaren 1 yıldır. Taraflar sözleşme bitim tarihinden 30 gün önce bildirimde bulunmadığı takdirde sözleşmenin süresi kendiliğinden 1 yıl daha uzamış sayılacaktır. İşveren, sözleşme sona ermeden ve 1 ay önce bildirimde bulunmak sureti ile işbu sözleşmeyi her zaman tek taraflı feshetme hakkına sahiptir” düzenlemesine yer verilmiştir. Sözleşmenin süresi 01/02/2012’ye kadar uzadığından ve davalı 19/08/2011 tarihinde fesih bildiriminde bulunduğundan bilirkişi raporu ile bağlı kalınarak 5 ay 11 gün için kâr kaybına hükmedilmiş ise de sözleşmenin 7. maddesi ile süre sona ermeden 1 ay önce bildirimde bulunmak koşulu ile davacıya her zaman tek taraflı fesih hakkı tanındığından, kâr kaybına 1 aylık süre için hükmedilmesi gerekirken 5 ay 11 günlük süre karşılığı 48.564,94 TL’nin hüküm altına alınması doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı-birleşen dosya davalısının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davacı-birleşeş dosya davalısı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 880,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı-birleşen dosya davalısından alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 20/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.