Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/4517 E. 2015/6124 K. 02.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4517
KARAR NO : 2015/6124
KARAR TARİHİ : 02.12.2015

Mahkemesi :İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :12.11.2013
Numarası :2013/82-2013/233

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –

Dava, fiyat farkı nedeniyle alacak istemine ilişkin olup, mahkemenin, davanın kabulüne dair kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, dava dilekçesinde 17.436,00 TL fiyat farkı alacağı istemiş, talebinin ıslah ederek 70.715,00 TL’ye çıkarmış, davalı davanın reddini savunmuş ve mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dava, sözleşme ve işin bitim tarihine göre uygulanması gereken 818 sayılı mülga BK’nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesine dayalıdır. Davacı yüklenici, davalı iş sahibidir. Eser sözleşmesinin konusu iş, P.. Ç.. İlköğretimokulu İnşaatının yapım işidir. Bilirkişiler tarafından fiyat farkı alacağı, 17.436,00 TL olarak hesaplanmış ancak faiz hesabı da yapılarak 70.715,00 TL istenebileceği belirtilmiş, mahkemece bu miktarın tamamına faiz uygulanmak suretiyle dava kabul edilmiş, kesin hükme ilişkin dava şartı yönünden inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır.
6100 sayılı HMK’nın hükümlerine göre, bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir (HMK 303/1). Bir hüküm, davada veya karşılık davada ileri sürülen taleplerden, sadece hükme bağlanmış olanlar hakkında kesin hüküm teşkil eder (HMK 303/2). Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması dava şartıdır (HMK 114/1-i). Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler (HMK 115/1). Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir (HMK 115/2).
Bu kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde, İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bozmadan önce 2003/688 Esas sayılı dosyasında davacı vekilinin verdiği dilekçe içeriğinden 2001/24497 sayılı fiyat farkı kararnamesinden doğan alacağın da dava edildiği anlaşılmış olup, buna ilişkin talep reddedilmek suretiyle kesinleştiğinden davacının
fiyat farkı alacağı bulunmadığı kesin hüküm haline gelmiştir. Kesin hükmün varlığı dava şartı yokluğudur. Kesin hükmün varlığının mahkemece kendiliğinden gözetilmesi ve davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 02.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.