Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/4365 E. 2015/6069 K. 30.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4365
KARAR NO : 2015/6069
KARAR TARİHİ : 30.11.2015

Mahkemesi :Manavgat 1. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :13.05.2015
Numarası :2014/375-2015/145

Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Yerel mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile 33.699,22 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; davacı yüklenici şirket, davalı iş sahibi S.. U..’a ait Antalya ili M.. ilçesi S.. beldesi ada no … parsel no .’de kayıtlı taşınmaza inşaat yapım işini üstlenmiş, yanlar arasında 20.08.2010 tarihli sözleşme düzenlenmiş işin bedeli birim fiyatlarla 115.000,00 TL olarak kararlaştırılmıştır.
Davacı yüklenici işe başlamış edimini önemli oranda ifa etmiştir.
Yanlar arasındaki temel uyuşmazlık davacı yüklenici şirketin ne kadar iş yaptığı kaç TL bedele hak kazandığı, yapılan ödemeler de düşüldükten sonra kaç TL alacağının kaldığı noktasında toplanmaktadır.
Yerel mahkemede yapılan yargılama sürecinde sözleşme, inşaata ilişkin projeler, yapı ruhsatı, Manavgat 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/128 D. iş tespit dosyası getirilmiş, tarafların göstermiş oldukları kanıtlar da toplandıktan sonra yerinde 09.11.2012 günü keşif yapılarak uygulama teknik bilirkişilerce sağlanmış, mahkemece tarafların götürü usulde 115.000,00 + KDV = 135.692,22 TL bedelle anlaştıkları bu miktardan çekişmesiz olan 101.000,00 TL ödeme miktarı ile 1.000,78 TL gizli ayıp bedeli düşüldüğünde geriye 33.699,22 TL kaldığı davalı iş sahibinin bu miktarda borcunun bulunduğu gerekçesiyle 14.02.2013 günü davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davalı yanın temyizi üzerine karar Dairemizin 06.05.2014 tarih 2013/3942 Esas 2014/3120 Karar sayılı ilâmı ile bozulmuştur. Bozma ilâmında taraflar arasında imzalanan 20.08.2010 tarihli sözleşme ile davacı yüklenicinin davalı iş sabihine ait arsa üzerinde inşaat yapımını üstlendiği sözleşmede 12 bent halinde yapılacak işlerin nevi, metrajları, birim fiyatları,
ayrı ayrı her kalem iş ve toplam imalâtın belirlendiği ve bedelin KDV hariç 115.000,00 TL olduğunun kararlaştırıldığı bu durumda sözleşmenin birim fiyatları, içerdiği birim fiyatlı sözleşmelerde hakedilen imalât bedelinin eksik ve kusurlar da düşülmek suretiyle gerçekleştirilen imalâtın sözleşmedeki nev’i ve birim fiyatlara göre hesaplanması buna KDV de eklenmek suretiyle elde edilecek miktardan yapılan ödemeler de düşülerek varsa kalan miktara hükmedilmesi ifade edilmiştir.
Yerel mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında yerinde tekrar keşif yapılarak teknik bilirkişiden rapor ve ek rapor alınmıştır. Düzenlenen rapor ve ek rapordan yüklenicinin sözleşme birim fiyatlarına göre 17.010,83 TL dava tarihi itibariyle 34.700,00 TL keşif tarihi itibariyle 40.929,19 TL alacağının olduğu hesaplanmış, mahkemece kazanılmış haklar da gözetilerek dava tarihi itibariyle yapılan hesaba itibar edilerek 33.699,22 TL’ye hükmedilmiştir. Hükme dayanak alınan karar gerekçesi usul yasaya uygun görülmemiştir. Şöyle ki; usule ait kazanılmış hak müessesesi usul yasasının dayanağı ana esaslardan olup kamu düzeni ile ilgilidir. Mahkemenin Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usulû kazanılmış hak doğar. Mahkeme hükmüne uyulan Yargıtay bozma kararına göre karar vermek zorundadır (İBK.04.02.1959 gün 13/5 ve 09.05.1960 tarih 21/9 s.).
Dava konusu somut olayda mahkemece Yargıtay bozma kararına uyulduğu halde bozma kararı gereği yerine getirilmemiştir.
O halde mahkemece yapılması gereken iş; hükmüne uyulan Yargıtay bozma kararından sonra yerinde yapılan keşif sonucunda teknik bilirkişiden alınan rapor ve ek raporda sözleşme birim fiyatlarına göre işin bedeli 118.010,83 TL belirlenmiş olup, 101.000,00 TL ödeme miktarı mahsup edildiğinde davacı yüklenici alacağı 17.010,83 TL olarak hesaplanmıştır. Anılan bu ek rapor içeriği hesap şekli ve dosya kapsamına uyarlık arzetmesi açısından usul yasaya uygun olup Yargıtay denetimine elverişlidir, hükme esas kabul edilerek saptanan bu bedele hükmetmekten ibaret olmalıdır.
Açıklanan olgular gözden uzak tutularak yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetli olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararı temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 30.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.