Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/3723 E. 2015/4418 K. 15.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3723
KARAR NO : 2015/4418
KARAR TARİHİ : 15.09.2015

Mahkemesi :İstanbul 26. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :22.05.2014
Numarası :2013/81-2014/155

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinden doğan alacağın tahsili amacıyla yürütülen icra takibine itirazın iptâli davasıdır. Davacı yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Davacı vekili; davacı müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 19.06.2009 tarihli makine tahsis ve hizmet sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye uygun şekilde işin yapıldığını ancak vadesi geçmiş 2.076,17 TL iş bedelinin ödenmediğini, iş bedelinin davalı tarafından ödenmemesi üzerine bu bedelinin tahsili amacıyla İstanbul 14. İcra Müdürlüğü’nün 2012/27711 Esas sayılı icra dosyası ile takibe geçtiğini, davalı borçlunun haksız ve yersiz şekilde takibe itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptalini ve %20 ‘den aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiş, davalı iş sahibi vekili ise, taraflar arasında sözleşme imzalandığını, iş bedelinin ayın sonunda fatura günündeki kur esas alınarak ödenmesi gerektiğini, ödeme zamanının gelmediğini ve borcun 817,38 TL’lik kısmının ödendiğini savunmuş, mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş, verilen karar iş sahibi şirket vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
İstanbul 14. İcra Müdürlüğü’nün 2012/27711 Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; alacaklı davacı tarafından borçlu davalı aleyhine 2.076,17 TL asıl alacak üzerinden ilâmsız takip yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 14.12.2012 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği ve borçlu davalının 18.12.2012 tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulduğu ve 1 yıllık yasal süresi içerisinde itirazın iptâli davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı alacaklı, davaya konu edilen icra takibinde asıl alacak miktarı olan 2.076,17 TL’yi takibe konu etmiş ise de; takibe itiraz üzerine açılan eldeki itirazın iptâli davasında asıl alacak miktarı olan 1.258,79 TL üzerinden harç yatırarak dava açmış, kalan miktarı dava konusu etmemiştir. 6100 sayılı HMK’nın 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak talep aşılmak suretiyle dava konusu edilmeyen miktara ilişkin talebin de kabul edilmesi doğru olmamıştır.
O halde mahkemece yapılması gereken iş; harcı yatırılan ve dava konusu edilen 1.258,79 TL üzerinden 6100 sayılı HMK’nın 26. maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesi nazara alınmak suretiyle hüküm kurmaktan ibaret olmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 15.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.