Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/3119 E. 2015/6121 K. 02.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3119
KARAR NO : 2015/6121
KARAR TARİHİ : 02.12.2015

Mahkemesi :Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :10.03.2015
Numarası :2014/34-2015/170

Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat A.. Ç.. G.. ile davalı vekili Avukat N..N..Z.. geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan fazla ödemenin istirdadı ve kâr kaybı istemine ilişkin olup, mahkemenin fazla ödemenin istirdadına ilişkin istemin kabulüne, kar kaybı isteminin ise reddine dair kararı davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece daha önce verilen karar Dairemizin 20.11.2012 gün 2012/708-7411 Esas ve Karar sayılı kararıyla, yargılama sırasında alınan bilirkişi kurulu raporunun mahallinde ölçüm yapmaksızın dosya üzerinden incelemeyle ve idare müfettişince yaptırılan bilirkişi incelemesini tekrarlamak suretiyle düzenlendiğinden hükme esas alınmasının doğru olmadığı, bu sebeple maddi gerçeğin ortaya çıkması için yeni bir bilirkişi kurulu oluşturularak yerinde keşif yapılıp, gerçekleştirilen imalat ile yapılan ödemeler karşılaştırılmak suretiyle davacının fazla ödemesinin olup olmadığının tespiti için rapor aldırılması gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, bozmadan sonra mahallinde keşif yapılmak suretiyle düzenlenen bilirkişi kurulu raporunda, davalı tarafından gerçekleştirilen imalâtların keşfin yapıldığı tarih itibarıyla belirlenemediği belirtilmiş, şayet teftiş kurulu tarafından yaptırılan 27.02.2009 tarihli bilirkişi kurulu inceleme raporu esas alınacak olursa davacının fazla ödemesinin 107.052,66 TL olacağı belirtilmiş, mahkemece de, bilirkişi kurulunun bu saptaması esas alınarak kâr kaybına yönelik istemin reddine, fazla ödemenin istirdadına ilişkin istemin ise talep edilen miktar dikkate alınarak kabulüne karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, taraflar arasında akdedilen 10.12.2007 ve 21.05.2008 tarihli sözleşmelerden kaynaklanmaktadır. Davacı, Ankara’nın muhtelif cadde, bulvar ile 12,00 m ve üstü sokakların tretuvar ve bordürlerinin onarımıyla tamamlanması işinin davalı tarafından yapıldığını, ASKİ Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığı’nca yapılan işlerin ve ödemelerin denetlendiğini, bu denetleme sonucunda davalıya 100.693,49 TL fazla ödemenin yapıldığının tespit edildiğini belirterek bu fazla ödemenin istirdadını ve kâr kaybını istemiştir. Sözleşme konusu işler davalı taşeron tarafından tamamlanarak nefaset kesintisi de yapılmak suretiyle 23.12.2008 tarihinde teslim edilmiş ve bu konuda geçici kabul tutanağı düzenlenmiştir. Genel ispat kuralları ve 6100 sayılı HMK’nın 190/1. maddesi uyarınca ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme olmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Somut olayda, nefaset kesintisi yapılarak ifa kabul edildiğinden teslimin eksiksiz ve kusursuz olarak gerçekleştirildiğinin kabulü gerekir. Davacı taraf buna rağmen işin eksik ve kusurlu yapılması nedeniyle fazla ödeme yapıldığını iddia ettiğinden ispat yükü kendisine aittir. Mahkemece bozmadan sonra mahallinde keşif yapılarak bilirkişi kurulu raporu alınmış, ancak bu raporda da eksik ve kusurlu işlerin varlığı saptanamamıştır. Bu nedenle fazla ödemenin istirdadına ilişkin talebin de reddine karar vermek gerekirken, bilirkişi kurulunun Aski Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığı’nca yaptırılan 27.02.2009 tarihli inceleme raporu esas alınarak belirledikleri fazla ödeme miktarının davalı taraftan tahsiline karar verilmesi doğru olmamış, açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeple mahkeme kararının temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 02.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.