Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/2505 E. 2015/4314 K. 10.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2505
KARAR NO : 2015/4314
KARAR TARİHİ : 10.09.2015

Mahkemesi :Sakarya 3. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :26.03.2015
Numarası :2014/521-2015/272

Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemenin; davanın kısmen kabulüne dair kararı davalı iş sahibi belediye vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davalı iş sahibinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece davanın davalı iş sahibi belediye yönünden kısmen kabulüne dair kararı Dairemizin 14.11.2013 gün, 2013/3742-5962 Esas ve Karar sayılı ilâmıyla, davacı yüklenici tarafından yapılan imalâtların bedelinin fesih kararının alındığı 27.09.2010 tarihi itibarıyla serbest piyasa rayiç fiyatlarına göre hesap edilmesi gerekirken 2011 yılı 4/B sınıfı yapı yaklaşık fiyat listesine göre belirlenmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuş; bozmadan sonra alınan ek raporlarda ise yapılan imalâtın değeri 2015 yılı serbest piyasa rayiç fiyatlarına göre hesap edildikten sonra ÜFE endeksi uygulanarak 2010 yılına indirgenmiş ve sonuçta hakedilen iş bedeli 7.121.253,00 TL hesap edilmiş, hesap edilen bu iş bedeline KDV ilave edilmek suretiyle sonuç olarak toplam imalât bedeli 8.403.078,54 TL saptanmıştır. Mahkemece, bilirkişi kurulu ek raporuyla saptanan bu iş bedelinden 1.549.345,00 TL temlik bedeli mahsup edilerek hüküm kurulmuştur. Oysa, bozma ilâmı üzerine alınan ek raporlar hüküm kurmaya elverişli değildir. Zira, bozma ilâmında açıkça belirtildiği üzere yapılan işin fesih kararının alındığı 27.09.2010 tarihi itibarıyla serbest piyasa rayiç fiyatlarına göre hesap edilmesi gerekir. 2015 yılı serbest piyasa rayiç fiyatlarına göre iş bedelinin hesap edilip, belirlenen bu iş bedelinin ÜFE endeksiyle 2010 yılına getirilmesi Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına uygun düşmemektedir. Öte yandan, serbest piyasa rayiç fiyatlarına göre iş bedelinin hesap edilmesi halinde, belirlenen iş bedelinin içerisinde KDV de bulunacağından ayrıca KDV ilavesi yapılması da doğru değildir.
Mahkemece yapılması gereken, maddi gerçeğin ortaya çıkması için HMK’nın 281/3. maddesi uyarınca konusunda uzman bir bilirkişi kurulu oluşturularak mahallinde keşif yapılıp, fesih kararının alındığı 27.09.2010 tarihi itibarıyla davalı tarafın bilirkişi kurulu ek raporuna karşı detaylı olarak yapmış olduğu itirazlar da dikkate alınarak ve ayrıca KDV ilave edilmeksizin serbest piyasa rayiç fiyatlarına göre iş bedelini tespit ettirmek; bu suretle belirlenen iş bedelinden toplam 1.549.345,00 TL temlik bedelini mahsup etmek, mahkemece mahsup edilmeyen ve ilk karardan sonra yapılan temliklerle ilgili gerekli araştırma yapılarak oluşacak sonuç doğrultusunda karar vermek olmalıdır.
Tüm bu husular gözetilmeden alınan ek rapor doğrultusunda hüküm kurulması doğru olmamış, açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca diğer temyiz itirazlarının kabulüyle kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 10.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.