Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/2017 E. 2015/6420 K. 15.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2017
KARAR NO : 2015/6420
KARAR TARİHİ : 15.12.2015

Mahkemesi :Sarıgöl Asliye Hukuk Mahkemesi
Tarihi :21.01.2015
Numarası :2013/268-2015/33

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, bakiye iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatı istemlerine ilişkin olup mahkemece davanın reddine, %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine ilişkin verilen karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; takip tarihinde yürürlükte olan İcra ve İflas Kanunu’nun 67/II. fıkrasında “… takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir” hükmü yer almaktadır. Bu hüküm gereğince itirazın iptâli davasının reddi halinde alacaklının kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulabilmesi için takipte haksızlığın yanında kötü niyetli olması ve diğer tarafın da tazminat talebinde bulunması zorunludur. Eldeki davada davalı iş sahibi, davacının kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulması talebinde bulunmuş ise de alacaklının takipte kötü niyetli olduğu dosya kapsamına göre kanıtlanamamıştır. Bu halde mahkemece koşulları oluşmadığından kötü niyet tazminatına hükmedilmemesi gerekirken yanlış değerlendirme ile davacının kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olmuştur. Kararın bu nedenle bozulması gerekirse de yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile kararın hüküm kısmının 1. bendindeki “%20 oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine” ifadesinin karardan çıkartılarak yerine “koşulları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,” cümlesinin eklenmesine, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.