Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/1716 E. 2015/6092 K. 01.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1716
KARAR NO : 2015/6092
KARAR TARİHİ : 01.12.2015

Mahkemesi :Çivril Asliye Hukuk Mahkemesi
Tarihi :17.09.2014
Numarası :2013/194-2014/511

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili istemiyle açılmış alacak davası olup, mahkemenin davanın kısmen kabulüne dair kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davacı yüklenici davasında, davalı iş sahibi ile yapmış olduğu sözlü anlaşma uyarınca davalının ikametgahında, soğuk hava deposunda ve petrol istasyonunda kamera sistemi kurduğunu, iş bedelinin toplam tutarının 11.675,16 TL olduğunu, bu miktarda düzenlemiş olduğu faturanın bedelinin de ödenmediğini ileri sürerek alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ise, borcunu ödediğini, fatura bedelinin abartılı ve yüksek olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, fatura bedelinden davacı tarafından ödendiği kabul edilen 300,00 TL mahsup edilmek suretiyle hüküm kurulmuştur.
Taraflar arasında sözlü eser sözleşmesi ilişkisinin kurulduğu konusunda bir ihtilâf yoktur. İhtilâf iş bedelinde toplanmaktadır. Zira, davalı savunmasında davaya konu faturanın bedelinin yüksek olduğunu belirtmektedir. Davacı tarafından düzenlenen ve davaya konu edilen 12.03.2013 tarihli fatura davalı tarafa tebliğ edilmediğinden içeriğinin kesinleştiğinden bahsedilemeyeceğinden fatura bedeli üzerinden sonuca gidilemez. Bu sebeple, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığından ve işin bedeli önceden kararlaştırılmadığından dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 481. maddesi uyarınca iş bedelinin yapıldığı yılın mahalli piyasa rayiçlerine göre belirlenmesi ve belirlenen bu iş bedelinden de iş sahibi tarafından yasal delillerle ispatlanan ödemelerin düşülerek sonuca gidilmesi gerekir. Mahkemece, bu yönde bir inceleme yapılmadan fatura bedeli üzerinden sonuca gidilmesi doğru olmamıştır.
Maddi gerçeğin ortaya çıkması için HMK’nın 281/3.maddesi uyarınca mahkemece, konusunda uzman bir bilirkişi marifetiyle yerinde keşif yapılarak, işin yapıldığı 2012 yılı itibarıyla serbest piyasa rayiç fiyatlarına göre yukarıda açıklanan esaslar dairesinde iş bedeli hesap ettirilmeli, davacı tarafından ödendiği kabul edilen 300,00 TL mahsup edilerek davacının kalan alacağı belirlenmeli ve oluşacak sonuç doğrultusunda karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca diğer temyiz itirazlarının kabulüyle kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 01.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.