Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/1684 E. 2015/4103 K. 10.07.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1684
KARAR NO : 2015/4103
KARAR TARİHİ : 10.07.2015

Davacı İ.. Ş.. ile davalı Ş.. (.. arasındaki davadan dolayı Şanlıurfa 4. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 14.05.2013 gün ve 2011/746-2013/248 sayılı hükmü bozan Dairemizin 02.07.2014 gün ve 2013/4886-2014/4658 sayılı ilâmı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesi uyarınca gerçekleştirilen imalât bedelinden haksız yapılan kesintinin ödenmesi istemiyle açılmış, davalı davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 02.07.2014 gün ve 2013/4886 Esas ve 2014/4658 Karar sayılı ilâmımız ile bozulmuş, olup, davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dairemizin anılan bozma ilâmında, taraflarca imzalanan sözleşmenin 9. maddesinde Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin de bulunduğu, şartnamenin 40. maddesinde “yüklenicinin geçici hakedişlere itirazı olduğu taktirde, karşı görüşlerinin neler olduğunu ve dayandığı gerekçeleri, idareye vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği dilekçeyle açıklaması ve hakediş raporunu idareye verilen …tarihli dilekçemde yazılı ihtirazı kayıtla” cümlesini yazarak imzalaması gerekir. Eğer yüklenicinin, imzalamasından sonra tahakkuk işlemi yapılıncaya kadar yetkililer tarafından hakediş raporunda yapılabilecek düzeltmelere bir itirazı olursa hakedişin kendisine ödendiği tarihten başlamak üzere en çok on gün içinde bu itirazını dilekçe ile idareye bildirmek zorundadır. Yüklenici itirazlarını bu şekilde bildirmediği takdirde hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılır.” düzenlemesi nedeniyle süresinde itiraz edilmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi gerekçesiyle bozulmuşsa da, davacıya uygulanan cezanın 21.09.2011 tarihi ödeme emri belgesi ile gerçekleştiği, hakediş raporu düzenleme yada tahakkuk aşamasında yapılmadığı böylelikle Şartnamenin ilgili maddesinin uygulanamayacağından sehven anılan gerekçeyle kararın bozulduğu anlaşıldığından davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile bozma kararının kaldırılması gerekmiştir.
Öte yandan davacı taraf davalı iş sahibini 03.11.2011 tarihli ihtarnameyle temerrüde düşürmüştür. İhtarname davalı tarafa 15.11.2011 tarihinde tebliğ edilmiş olup, BK’nın 101/1. maddesi uyarınca temerrüde düşürüldüğü anlaşıldığından faizin 16.11.2011 tarihinden itibaren başlatılması gerekirken, kesintinin yapıldığı tarihten başlatılması doğru olmamış, kararın bu yönden bozulması gerekirse de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’nın 438/VII. maddesi hükmü gereğince hükmün düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 02.07.2014 gün ve 2013/4886 Esas ve 2014/4658 Karar sayılı bozma ilâmının kaldırılarak mahkeme kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinde bulunan “kesinti tarihi olan 21.09.2011 ” söz ve tarihlerinin çıkartılarak yerine aynen “temerrüt tarihi olan 16.11.2011” söz ve tarihlerinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin ve karar düzeltme harçlarının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 10.07.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.