Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/1643 E. 2015/5813 K. 17.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1643
KARAR NO : 2015/5813
KARAR TARİHİ : 17.11.2015

Mahkemesi :Ulukışla Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :04.12.2014
Numarası :2013/130-2014/195

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili ile davalı K.. Y.. tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden doğan bakiye iş bedelinin davalılardan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın davalılardan S.. Ü.. yönünden reddine, diğer davalı K.. Y.. yönünden kabulüne dair verilen karar, davacı vekili ve davalı K.. Y.. tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının tümüyle reddi gerekmiştir.
2-Davalı K.. Y..’ın temyiz itirazlarına gelince;
Davacı vekili, 31.03.2014 havale tarihli dilekçesi ile akdi ilişkinin varlığının ispatı için HMK’nın 225 ve devamı maddeleri uyarınca davalılara yemin teklif etmiş, davalı S.. Ü.. 30.06.2014 tarihli celsede davacı ile aralarında akdi ilişki bulunmadığına dair yemin etmiş ve mahkemece davalı S.. Ü.. yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Diğer davalı K.. Y..’ın Niğde ili Bor ilçesinde ikamet etmesi nedeniyle yemin teklifi için Bor Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmış, Bor Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/98 sayılı talimat dosyası ile davalı K.. Y..’a çıkarılan tebligat üzerine ”Ulukışla Asliye Hukuk Mahkemesi’nce konusunda isticvabınıza karar verilmiş olup belirtilen gün ve saatte özürsüz olarak gelmediğiniz ya da gelip de sorulan sorulara cevap vermediğiniz takdirde sorulan soruları ikrar etmiş sayılacağınız hususu HMK’nın 171. maddesi hükümlerine göre ihtar ve tebliğ olunur” şeklinde şerh düşüldüğü, tebligatın muhatabın adresten geçici ayrılmış olması nedeni ile muhatapla aynı adreste sürekli oturduğunu beyan eden kızı A.. Y..’a tebliğ edildiğinin tebligat üzerine yazılarak imzasının alındığı anlaşılmıştır. Talimat mahkemesi tarafından belirtilen gün ve saatte davalı K.. Y..’ın hazır olmadığı görülmüş ve talimat evrakı mahal mahkemesine ikmalen iade edilmiş olup mahkemece davalıya usulüne uygun yemin davetiyesi tebliğine rağmen duruşmaya katılmadığı gerekçesi ile davanın davalı K.. Y.. yönünden kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yemin edecek kimsenin mahkemenin yargı çevresi dışında olması başlıklı 236. maddesine göre, mahkemenin yargı çevresi dışında oturan kimsenin, yemin için davaya bakan mahkemeye gelmek zorunda olduğu, ancak yemin edecek kişinin, mahkemenin bulunduğu il dışında oturuyor ve bulunduğu yerde aynı anda ses ve görüntü nakledilmesi yolu ile yemin icrası mümkün değil ise istinabe yolu ile yemin ettirileceği belirtilmiştir. Davaya bakan Ulukışla Asliye Hukuk Mahkemesi ile istinabe yapılan Bor Asliye Hukuk Mahkemesi aynı il sınırları içinde olup HMK’nın açık hükmü gereği aynı il sınırları içerisinde ikamet eden davalıya yemin davetiyesinin mahkemesince çıkarılması gerekirken; istinabe yoluyla tebligat çıkarılmış olması doğru değildir. Yine HMK’nın yemine davet başlıklı 228. maddesine göre, yemin teklif edilen kimsenin, duruşmada bizzat hazır bulunmadığı takdirde, kendisine yemin için bir davetiye çıkarılacağı, yemin davetiyesine, yemine konu hususlar hakkında sorulacak sorular ile geçerli bir özrü olmaksızın yemin için tayin olunan gün ve saatte mahkemeye bizzat gelmediği veya gelip de yemini iade etmediği yahut yemini eda etmekten kaçındığı takdirde, yemin konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağı hususunun yazılacağı belirtildiği halde talimat yazılan Bor Asliye Hukuk Mahkemesi’nce yemin için çıkarılan tebligat üzerine yemin davetiyesi olduğu yazılmadığı gibi, davalının duruşmaya katılmadığı takdirde hangi sonuçların ortaya çıkacağı da açıkça belirtilmemiş olup isticvap edileceği yazılmıştır. Ayrıca talimat mahkemesi tarafından çıkarılan yemin davetiyesinin davalı K.. Y..’ın geçici olarak adreste bulunmadığı belirtilerek muhatapla birlikte sürekli aynı konutta ikamet eden kızı Asiye Yalçın’a tebliğ edildiği anlaşılmıştır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun yaş ve ehliyet şartı başlıklı 22. maddesi uyarınca muhatap yerine kendisine tebliğ yapılacak kimsenin görünüşüne nazaran onsekiz yaşından aşağı olmaması ve bariz bir surette ehliyetsiz bulunmaması gerekmektedir. Ancak muhatap yerine kendisine tebligat yapılan Asiye Yalçın’ın görünüşüne nazaran 18 yaşından aşağı olmadığı hususunda tebliğ evrakı üzerinde şerh bulunmadığı gibi alınan nüfus kaydına göre de 18.03.1999 doğumlu olduğu ve tebligat tarihinde 15 yaşında olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle davalı K.. Y..’a usulüne uygun yemin davetiyesi tebliğ edildiği kabul edilemez. Mahkemece davalının tebliğe elverişli adresi nazara alınarak usulüne uygun şekilde yemin davetiyesi tebliği sağlandıktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususlar göz ardı edilerek davalı K.. Y.. hakkında yemin davetiyesi çıkarılmasına rağmen duruşmaya katılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Bu nedenle davalının temyiz itirazları yerinde olup kararın davalı K.. Y.. lehine bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davalı K.. Y.. yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 17.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.