Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/1567 E. 2015/5664 K. 10.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1567
KARAR NO : 2015/5664
KARAR TARİHİ : 10.11.2015

Mahkemesi :Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :30.12.2014
Numarası :2014/664-2014/653

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı-k.davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Asıl ve karşı dava eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, asıl dava eser sözleşmesinden doğan bakiye ve sözleşme dışı imalât bedelinin tahsili için yapılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli ve takibin devamı, karşı dava ise fazla ödeme cezai şart alacağı ve yükleniciye ait olup iş sahibi tarafından ödenen SGK prim ödemelerinin yükleniciden tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece asıl ve karşı davanın ıslah da dikkate alınarak kısmen kabulüne dair verilen karar davalı-karşı davacı iş sahibi vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı-karşı davacı iş sahibi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Yanlar arasında imzalanan 03.09.2009 tarihli sözleşmenin 4. maddesinde sözleşme kapsamına giren işlerin en geç 40 takvim gününde bitirilip işverene veya temsilcisine teslim edileceği aksi halde yüklenicinin her geciken gün için 1.000,00 TL cezai şart olarak ödeyeceği, hakedişinden veya teminatından herhangi bir uyarıya hacet kalmaksızın mahsup edileceği kararlaştırılmış ve yüklenicinin sözleşmenin feshi halinde dahi bu cezai şartı ödemek zorunda olduğu kabul edilmiştir. Bilirkişi raporuna göre sözleşme dışı imalâtların işin süresine etkisi 6 gündür. Sözleşmenin saklı haklar başlıklı 6. maddesinde işverenin bu sözleşmeden ve yasalardan doğan ve doğacak haklarını herhangi bir mehil, ihbar ve ihtirazi kayıt olmaksızın ileri sürmekte serbest olduğu, yasalarda öngörülen bu tür kayıtların işveren için aranmayacağı, işverenin bu sözleşmeden doğan herhangi bir hakkından açıkça ve yazılı olarak vazgeçmedikçe her zaman talepte bulunabileceği kabul edilmiştir.
Sözleşmenin 6. maddesinde kararlaştırılan cezai şart işin süresinde bitirilmemesi halinde ödenmek üzere kararlaştırılmış olduğundan sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 158/II. maddesinde düzenlenen ifaya ekli cezai şarttır. Gerçekten de anılan maddede eserin teslimi anında iş sahibince ihtirazi kayıt ileri sürülmemesi halinde cezai şarttan vazgeçilmiş sayılacağı belirtilmiş ve somut olayda da sözleşme kapsamındaki işler iş sahibi yetkilisi şantiye şefince ihtirazi kayıt ileri sürülmeksizin teslim almış ise de taraflarca imzalanan sözleşmenin 6. maddesinde iş sahibinin bu sözleşmeden ve yasalardan doğan ve doğacak haklarını herhangi bir mehil, ihbar ve ihtirazi kayıt olmaksızın ileri sürmek hakkına sahip olduğu ve işsahibinin bu sözleşmeden doğan bir hakkından açıkça ve yazılı olarak vazgeçmedikçe her zaman talepte bulunabileceği kararlaştırıldığı ve iş sahibince cezai şart isteme hakkından vazgeçildiğine dair bir feragatnamenin bulunduğu da ileri sürülüp kanıtlanmadığından davalı karşı davacı iş sahibinin ceza istemine hakkının düştüğü kabul edilemez. Kural olarak davalı karşı davacı iş sahibi işin teslimindeki gecikmeden dolayı cezai şart isteyebilir. (Yargıtay 15 HD 01.11.2007 gün 2006/3234 E, 2007/6830 K.sayılı ilamı)
Bu durumda mahkemece davalı karşı davacının cezai şart isteme hakkı düşmediği ve teslimdeki gecikmeden dolayı cezai şart istemekte haklı olduğundan sözleşme dışı işler dahil toplam 46 gün olan iş süresine göre teslimi gereken tarih saptanıp bu tarihten itibaren kısmi teslimle borcun tamamen ifa edilmediği de gözetilerek sözleşme konusu işin bütün olarak tamamlanıp teslim edildiği tarihe kadar hesaplanacak cezai şart alacağının talep ve ıslah da gözetilerek hüküm altına alınması gerekirken, sözleşmenin bu hükmü gözden kaçırılarak yanlış değerlendirme ile karşı davadaki cezai şart alacağı isteminin reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı karşı davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davalı karşı davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı-k.davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 10.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.