Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2015/1452 E. 2016/141 K. 13.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1452
KARAR NO : 2016/141
KARAR TARİHİ : 13.01.2016

Mahkemesi : Asliye Ticaret Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ile davalı vekili Avukat geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup kabule icbar edilmeyecek derecede ayıplı yapılan imalât bedelinin bununla ilgili sözleşmenin kısmen feshi ve iadesi ile hakedişini aşan fazla ödemenin istirdatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, ıslahla arttırılan miktar da dikkate alınarak 107.656,77 TL fazla ödemenin davalıdan tahsiline, fazlaya yönelik talebin reddine dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı davasında, hakedildiğinden fazla ödeme yapıldığını ileri sürerek fazla ödemenin iadesini, cephede led kanal ve cephe doğrama eğrisel profil imalâtlarının ayıplı yapılması nedeni ile taraflar arasındaki sözleşmenin ayıplı imalata konu kısımlar yönünden feshine ve bu imalâtlar nedeni ile davalıya ödenen bedelin istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı yüklenici vekili cevap dilekçesi ve aşamalarındaki savunmalarında işi süresinden önce tamamlayıp teslim ettiklerini led kanal ve doğrama eğrisel profil imalât işlerinin sözleşme dışı olduğunu bunun dışında davacının talebi ile sözleşme dışı başka imalâtların da yapıldığını, ayıplarla ilgili ihbarda bulunulmadığını, fazla imalât da dikkate alındığında davacının davalıdan alacağı olmadığını, aksine borçlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Davalı cevap dilekçesi ve savunmasında sözleşme dışı fazla imalât yapıldığını savunduğuna göre sözleşme dışı işlerin yapılmış olması halinde iş sahibinin açtığı bu dava da mahsup itirazı niteliğindedir. Mahsup itirazının ayrı bir dava ya da karşı dava şeklinde ileri sürülmesi zorunlu olmayıp, itiraz niteliğinde olduğundan mahkemece yargılamanın her aşamasında dikkate alınır. Davalı tarafça da savunmanın genişletilmesi itirazına maruz kalınmaksızın yargılamının her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkmece hükme eseas alınan ve dosya kapsamına göre denetime elverişli ve yerinde olduğu görülen bilirkişi kurulu ek raporunda davalı yüklenicinin sözleşme dışında yaptığı ve davacı iş sahibi yararına olan imalâtlar bedelinin 47.625,77 TL olduğu hesaplanmıştır. Davacı tarafından davalıya 368.884,00 TL ödendiği de ihtilâfsızdır.
Bu durumda mahkemece davalı yüklenicinin sözleşme kapsamındaki işlerden 257.737,00 TL, fazla imalâttan 47.625,77 TL olmak üzere hakettiği toplam 305.363,22 TL iş bedelinden ödenen 368.884,00 TL’nin mahsubuyla davalıya 63.520,77 TL fazla ödeme olduğundan fazla ödeme ile ilgili davanın bu miktarının kabulüne karar verilmesi gerekirken gözden kaçırılarak yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 1.350,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 1,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 13.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.