Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/79 E. 2014/997 K. 17.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/79
KARAR NO : 2014/997
KARAR TARİHİ : 17.02.2014

Mahkemesi :Bodrum 2. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :17.05.2012
Numarası :2009/193-2012/269

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı-k.davacılar vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-k.davalılar vekili gelmedi. Davalı-k.davacılar vekili Avukat A..B.. geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı-k.davacılar avukatı dinlendikten sonra dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş ve sözleşme dışı ilave işler bedelinin iş sahiplerinden tahsili; karşı dava ise, aynı sözleşme nedeniyle yapılan fazla ödemenin iadesi, gecikme nedeniyle oluşan zararın tazmini ve ayıplı imalât bedelinin yükleniciden tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece asıl ve karşı davanın bir bütün olarak düşünülerek asıl davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı karşı davacı iş sahipleri vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı karşı davacı iş sahipleri vekilinin yerinde olmayan ve aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Taraflar arasında imzalanan 24.02.2009 tarihli sözleşmeyle yüklenici şirket, iş sahiplerine ait evin ikmâl inşaatının yapılması ve iskân ruhsatının alınması işini 130.000,00 TL + KDV götürü bedelle üstlenmiştir. Sözleşmede işin teslimi iskân ruhsatı alınması şartına bağlanmıştır. Bu yönüyle, 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 364. maddesi uyarınca davacı karşı davalı yüklenici şirketin iş bedeline hak kazanabilmesi için yaptığı inşaata ait iskân ruhsatını alması şarttır. İskân ruhsatı alınmaksızın işin teslim edildiğinden söz edilemeyeceği için mahkemece iskân ruhsatının alınıp alınmadığı hususu üzerinde durulmalıdır.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, iskân ruhsatının alınmadığı kabul edilmiş ancak yapılan binanın mevcut haliyle iskân ruhsatı almaya uygun olup olmadığı konusunda bir görüşe yer verilmemiştir. Gündoğan Belediye Başkanlığı 28.11.2011 tarihli yazısında, inşaatın ruhsat ve eklerine uygun yapılmış ve ortak alanlarının da kullanılabilir olması halinde bireysel başvuru durumunda iskân ruhsatı alınmasının mümkün olduğunu bildirmişse de, uyuşmazlık konusu edilen bina ile ilgili yapılmış inceleme yoktur. Bu durumda, mahkemece belediyeden uyuşmazlık konusu inşaatın mevcut haliyle iskân ruhsatının alınmasının mümkün olup olmadığı sorulmadan ve gerekirse mahallinde bu hususun belirlenmesi amacıyla keşif yapılmadan karar verilmiş olması doğru değildir.
Diğer taraftan, pergoledeki ayıp haricinde tümüyle aynı imalât kalemlerini içeren 15.02.2012 tarihli raporda ayıplı imalât tutarı 17.070,00 TL + KDV olarak hesaplanmışken, bu bedelin hükme esas alınan 07.05.2012 tarihli raporda 5.670,00 TL olarak belirlendiği görülmektedir. Bu durumda, iki rapor arasında çelişki bulunduğu açık olup 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 281/3. maddesi uyarınca raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla dosyanın yeni bir bilirkişi heyetine tevdii edilmesi yerine çelişkili raporla karar verilmiş olması da hatalıdır.
Son olarak, asıl davaya karşılık olarak açılan dava ayrı bir dava olup, asıl davadan bağımsız niteliktedir. Buna göre, asıl ve karşı dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması yerine tarafların alacak ve borçlarından mahsuplaşma yapılarak yüklenicinin iş sahiplerinden alacaklı olduğu kabulüne dayalı tek bir hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırıdır.
O halde mahkemece yapılacak iş; Belediyeden inşaatın mevcut haliyle iskân ruhsatı alınmasına uygun olup olmadığının sorulması, gelecek yazı cevabına göre gerekirse 6100 Sayılı HMK’nın 266 ve devamı maddelerine uygun olarak seçilecek, alanında uzman bilirkişiler marifetiyle mahallinde keşif yapılması, oluşacak duruma göre iskân ruhsatının alınmasının mümkün görülmesi halinde davacı karşı davalı yüklenici şirkete yetki ve uygun bir süre verilerek iskân ruhsatını alıp iş sahiplerine teslim etmesinin sağlanması, yüklenici şirket tarafından iskân ruhsatı alındığı takdirde, yukarıda izah edilen çerçevede seçilecek bilirkişi heyetinden raporlar arasında oluşan çelişkinin giderilmesi amacıyla rapor alınarak, sözleşme dışı ilave işler bakımından 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 410. maddesi uyarınca işin yapıldığı yıl serbest piyasa rayiçlerine göre ilave işler bedelinin belirlenmesi, ayıplı işler bedeli yönünden de raporlar arasında oluşan çelişkinin giderilerek, ayıplı işler bedelinin denetime elverişli olacak şekilde saptanıp, oluşacak duruma göre asıl ve karşı dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması; inşaatın yasal bir inşaat olmadığının ve iskân ruhsatı alınmasının mümkün olmadığının anlaşılması halindeyse asıl davanın reddine, karşı davada fazla ödemeye ilişkin talebin ispat edilen bedeller yönünden kabulüne karar verilmesinden ibarettir.
Kararın açıklanan nedenlerle bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı karşı davacı iş sahipleri vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı karşı davacı iş sahipleri yararına BOZULMASINA, 990,00 TL avukatlık vekalet ücretinin davacı-karşı davalı şirketten alınarak Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı-karşı davacı iş sahiplerine verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı-k.davacılara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 17.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.