Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/7005 E. 2015/3529 K. 22.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7005
KARAR NO : 2015/3529
KARAR TARİHİ : 22.06.2015

Mahkemesi :Bursa 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :05.06.2014
Numarası :2013/280-2014/155

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –

Uyuşmazlık, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmış olup, davada bakiye iş bedelinin tahsili istemi ile girişilen ilâmsız icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptâli ile %20 icra inkâr tazminatının tahsili istenmiştir. Davalı cevabında takip dayanağı faturalara konu hizmetin verilmediğini savunarak davanın reddini ve %20 kötüniyet tazminatı verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının takip dayanağı faturalara konu mal ve hizmetin teslimini kanıtlayamadığı, takibinde de kötüniyetli olduğu kabul edilerek davanın reddine ve davacının kötüniyet tazminatı ile mahkum edilmesine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
2-İİK’nın 67/2. maddesine göre alacaklının kötüniyet tazminatına mahkum edilebilmesi için takibinde hem haksız, hem de kötüniyetli olması gerekir. Somut olayda davacı 28.02.2013 ve 01.07.2013 tarihli iki adet faturaya dayanarak davalı borçlu hakkında icra takibine geçmiş, mahkemece fatura konusu mal ve hizmetin davalı borçluya teslim edildiğinin kanıtlanamadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir. Mahkemenin kabul ve gerekçesine göre davacının icra takibinde haksız olduğu anlaşılmaktadır. Ancak kötüniyetin varlığına dair dosyada bir delil bulunmamaktadır. İş bedeli ve ödemeler konusu taraflar arasında çekişmeli olup, özellikle taraf defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi ile sonuca ulaşıldığından ve davacının kötü niyetli olduğu kanıtlanamadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddi gerekir. Mahkemece, somut biçimde gerekçeleri ve dayanakları gösterilmeksizin davacının takibinde kötüniyetli olduğu kabul edilip kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulması doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç göstermediğinden 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesinin yollamasıyla uygulanması gereken mülga 1086 sayılı HUMK 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile kararın hüküm kısmının 2 nolu bendindeki “davalı için İİK 67/2. maddesine göre dava konusu alacak üzerinden hesaplanan 15.865,00 TL tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine”cümlesinin karardan çıkartılarak yerine “şartları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine” cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 22.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.