Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/585 E. 2014/2469 K. 09.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/585
KARAR NO : 2014/2469
KARAR TARİHİ : 09.04.2014

Mahkemesi :Bodrum 1. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :10.09.2013
Numarası :2013/44-2013/721

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Davada fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak yıkılan duvarın yeniden yapım bedeli 15.316,40 TL’den şimdilik 1.000,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istenmiş 15.03.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile talep 13.000,00 TL artırılarak 14.000,00 TL’ye çıkarılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, 14.000,00 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline dair verilen karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
2-Dava dilekçesinde davalı şirketin sorumluluğu eser sözleşmesi hükümlerine, davalı M.. P..’in sorumluluğu da haksız fiil hükümlerine dayandırılmıştır. Sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nın 126/4. maddesi uyarınca maddede sayılan istisnalar dışında eser sözleşmesinden doğan bütün davalar 5 yıllık zamanaşımına tabidîr. Somut olayda yüklenicinin ağır kusuru ile akdi gereği gibi yerine getirmediği iddia edildiğinden ve dosya kapsamından eldeki kusurun gizli ayıp olduğu anlaşıldığından eldeki uyuşmazlık BK’nın 125. maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımına tabi bulunduğu anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamından; davalı şirketin 31.12.1994 tarihinde davacı kooperatife dilekçe vererek işin bitirildiğini bildirip geçici kabulün yapılması talebinde bulunduğu, davacı kooperatifin 05.01.1995 tarihli yönetim kurulu kararı ile geçici kabulün yapıldığı ve eksik işleri tamamlaması için 30.03.1995 tarihine kadar süre verildiği, geçici kabulün yapılmasından sonra 2005 yılı Ocak ayında istinat duvarında çökme ve yıkılmalar olduğu, davacı kooperatifin 02.02.2005 tarihinde tespit başvurusunda bulunduğu, 15.02.2005 tarihli tespit bilirkişi raporu ile hasarın ve hasar nedenlerinin belirlendiği, davanın 17.02.2006 tarihinde açıldığı, ıslahın da 15.03.2010 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Dava dilekçesi davalı şirkete 08.03.2006 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı şirket davaya cevap vermemiş ve süresinde zamanaşımı def’inde bulunmamıştır. Bu nedenle davalı şirketin davada talep edilen 1.000,00 TL alacağın zamanaşımına uğradığına yönelik temyiz itirazları yerinde bulunmamaktadır. Ancak ıslah dilekçesi davalı şirkete 11.03.2011 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı şirket süresi içinde verdiği 15.03.2011 tarihli ıslaha cevap dilekçesinde davanın zamanaşımına uğradığını belirterek zamanaşımı def’inde bulunmuştur. Dava açılması saklı tutulan fazla haklar yönünden zamanaşımını kesmez. BK’nın 128. maddesi uyarınca zamanaşımı alacağın muaccel olduğu, yani eserin teslim edildiği tarihten başlar. Somut olayda geçici kabul 1995 yılında yapılarak eser teslim alınmış, 15.03.2010 ıslah tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmuştur. Islah tarihi itibariyle dava zamanaşımına uğradığından mahkemece davalı şirketin zamanaşımı def’i kabul edilerek ıslahla talep edilen miktarın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, zamanaşımı konusunda olumlu-olumsuz bir karar verilmeden ıslahla artırılan miktar yönünden de davanın kabulü doğru olmamıştır.
Davalı M.. P.. ise davaya ve ıslaha cevabında zamanaşımı def’inde bulunmadığından davanın esasına girilmesi gerekir. Bu davalı eser sözleşmesinde taraf olmadığından sorumluluğu haksız fiil hükümlerine dayalı bulunmaktadır. Bu davalı zararın tamamından değil, yalnızca zararın haksız fiili sonucu oluşan kısmından sorumludur. Hükme esas alınan 26.06.2013 tarihli bilirkişi kurulu raporunda davalının olayda 2/8 oranında kusurlu olduğu belirtilerek kusuruna işaret eden zarar 3.250,00 TL olarak belirlenmiştir. Mahkemece bu miktarın hüküm altına alınması gerekirken davalının eser sözleşmesinin tarafı olduğu ve zararın tamamının haksız fiilden kaynaklandığı kabul edilerek tüm zarardan sorumlu tutulması doğru olmamıştır.
Mahkemece yapılacak iş; davada talep edilen 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilene karar vermek ıslahla artırılan alacaklar yönünden ise; davalı şirket hakkındaki talebi zamanaşımı nedeniyle reddetmek, davalı M.. P.. yönünden ise kısmen kabul ederek 2.250,00 TL alacağın tahsiline karar vermek, fazla istemi reddetmek olmalıdır.
Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte yazılı nedenlerle kararın temyiz eden davalılar lehine BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 09.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.