Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/5108 E. 2014/6848 K. 26.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5108
KARAR NO : 2014/6848
KARAR TARİHİ : 26.11.2014

Mahkemesi :Muş 1. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :28.03.2013
Numarası :2010/937-2013/135

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı taraf vekilleri yapılan tebligata rağmen gelmediklerinden incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:

– K A R A R –

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasıdır. Davacı iş sahibi dava dışı kooperatife ait villaların pencere ve korkuluklarının yapılması işinin davalılar tarafından üstlenildiğini, ancak imalâtın gerçekleşmediğini, sözleşme uyarınca ödemiş olduğu peşinatın da iade edilmediğini, yapılan takibin İcra Hukuk Mahkemesi’nin kararıyla iptâl edildiğini, bu nedenlerle 28.020,29 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, davalılar vekili ise davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Bir subjektif hakkı dava etme yetkisi (dava hakkı) kural olarak o hakkın sahibine aittir. Bu nedenle o hakka ilişkin bir davada davacı olma sıfatı da o hakkın sahibine aittir (aktif husumet). Bir davanın tarafları o davada gerçekten taraf sıfatına sahip değilse, mahkeme, dava konusu hakkın esası hakkında inceleme yapıp karar veremez. Aktif husumet ehliyeti dava konusu hakkın sahibine aittir. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup mahkemece resen gözetilmesi gerekir.
Somut olayda, dava K.. K.. tarafından açılmıştır. Yargılama aşamasında vekil, D. K. adına davayı açtığını bildirmiş ve D. K. ait vekâletnameyi sunmuştur. Davada, dava dışı kooperatif ile davalılar arasında yapılan sözleşmeye dayanılarak iş bedelinin istirdadı istenilmektedir. Kooperatif adına açılmış bir dava bulunmadığı gibi davacının davalılara ödeme yaptığına dair bilgi ve belge de dosyaya sunulmamış bulunduğundan davacının aktif husumet ehliyetinin usulen kanıtlandığı kabul edilemez. Kaldı ki, davacının adına sunulan vekaletnamede davacı değil, D. K. vekili sıfatıyla verilmiş olup, davacı avukatın dayandığı vekâletname de dosyaya sunulmuş değildir. Bu haliyle taraf sıfatının tamamlandığından söz edilemeyeceğinden uyuşmazlığın esası incelenerek karar verilmesi hatalı olmuştur.
Kararın bu nedenle bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalılar yararına BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında davalılar vekili gelmediğinden vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.