Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/4453 E. 2015/4567 K. 28.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4453
KARAR NO : 2015/4567
KARAR TARİHİ : 28.09.2015

Mahkemesi :İstanbul 31. Asliye Ticaret Mahkemesi
Tarihi :24.02.2014
Numarası :2011/272-2014/32

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan gecikme tazminatı ile ayıplı ve eksik imalâttan doğan zararın tahsili istemiyle açılmıştır. Davalı reddini savunmuş, mahkemece davalının iş bedelinden doğan alacağının daha fazla olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Taraflar arasında 25.05.2010 tarihinde düzenlenen sözleşme ile davacıya ait villanın peyzaj işleri konusunda anlaşma yapıldığı, İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/158 Esas sayılı ilâmı ile sözleşme bedelinin tahsili için yapılan takibe vâki itirazın iptâline karar verildiği, kararın Yargıtay incelemesi sonucunda onanmak suretiyle kesinleştiği anlaşılmaktadır. Eldeki davada sözleşme uyarınca edimlerin tam ifa edilmediği, eksik ve kusur bulunduğu belirtilerek bu nedenle uğranılan zararın tahsili istenmiştir. Mahkemece kesinleşen ilâma göre davalının iş bedelinden daha fazla alacağı bulunduğu, her ne kadar bilirkişi raporunda 14.632,00 TL eksik ve kusur saptanmış ise de, bu miktarın mahsup edilmesi halinde de borçlu kaldığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir. Oysa kesinleşen ilâmda eksik ve kusurlu işler için ayrı dava açıldığı gerekçesi ile mahsup işlemi yapılmamıştır. Bu durumda davacının eldeki davayı açmakta haklı olduğu ve anılan bilirkişi raporuna göre de 14.632,00 TL eksik ve kusur bulunduğu saptandığından bu miktar alacağın hüküm altına alınması gerekirken kesinleşen ilâmda mahsup yapılmadığı gözetilmeden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 28.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.