Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/3717 E. 2014/7610 K. 29.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3717
KARAR NO : 2014/7610
KARAR TARİHİ : 29.12.2014

Mahkemesi :Bodrum 1. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :25.03.2014
Numarası :2013/42-2014/217

Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili gelmedi. Davalı vekili Avukat …. geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Asıl ve birleşen dava eser sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve ayıplı imalât bedelinin tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmış, davalı reddini savunmuş, mahkemenin, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın derdestlik nedeniyle reddine ilişkin kararı davalının temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş, bozma ilâmına uyulduktan sonra verilen kısmen kabul kararı, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Hükmüne uyulan Dairemiz bozma ilâmında, 818 sayılı Yasa’nın 360. maddesindeki seçimlik haklardan davacının bedelde indirim istemek hakkı bulunduğu, 2008 yılı itibariyle eksik işlerin giderim bedelleri ile ayıplı işler sebebiyle iş bedellerinden indirilmesi gereken miktarın saptanması, iş bedeli ödeme tutarının da yeniden incelenmesi gereğine değinilmiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda bozmaya uygun hesaplama yapılmamış, ayıplı imalâtın yeniden yapım bedeli hesaplanmıştır. Oysa bozma ilâmında da belirtildiği üzere ayıplı imalât nedeniyle iş bedelinden yükleniciye ödenmesi gereken bedel, eserin teslimi takip eden makûl süredeki ayıpsız değeri ile yine aynı süredeki ayıplı değeri arasındaki oranın sözleşmedeki iş bedeline uygulanması suretiyle bulunan fark olmalıdır. Kısaca; sözleşme bedeli x eserin ayıplı değeri / eserin ayıpsız değeri = yükleniciye ödenmesi gereken bedel olarak bulunmalıdır. Böylece bulunacak iş bedeline eksik bırakılan (hiç yapılmayan) imalâtın bozma ilâmında belirtilen 2008 yılı piyasa fiyatlarıyla yapım bedeli hesaplanarak ilave edilmeli; bulunacak tutar iş sahibince kanıtlanan ve taraflarca ihtilafsız kabul edilen toplam 81.357,00 TL ödemeden mahsupla kalanın davalıdan tahsiline karar verilmelidir. O halde mahkemece yapılması gereken iş, 6100 sayılı HMK’nın 266 ve 281/3. maddesi hükmünce yeniden atanacak inşaat mühendisi bilirkişiden az yukarıda değinilen yönteme uygun biçimde, gerektiğinde mahallinde keşif yapılmak suretiyle rapor almak ve sonucuna uygun hüküm kurmaktan ibarettir. Bozma ilâmına uyulduğu halde ilâm gereği yerine getirilmeden verilen karar usul ve yasaya aykırı olmuş kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay’daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 29.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.