Yargıtay Kararı 15. Hukuk Dairesi 2014/3647 E. 2014/5673 K. 13.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 15. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3647
KARAR NO : 2014/5673
KARAR TARİHİ : 13.10.2014

Mahkemesi :Aydın 2. Asliye Hukuk Hakimliği
Tarihi :30.12.2013
Numarası :2012/836-2013/1039

Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesi uyarınca iş bedelinin tahsili için yapılan takibe itirazın iptâli istemine ilişkin olup; mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı yüklenici tarafından Aydın 1. İcra Müdürlüğü’nün 2011/10099 sayılı takip dosyasında takip zamanaşımına uğramış olan çeklere dayanılarak 120.000,00 TL asıl alacak, 6.000,00 TL çek tazminatı ve 10.100,00 TL takip öncesi işlemiş temerrüt faizi olmak üzere toplam 146.100,00 TL’nin davalı iş sahibinden tahsili talebinde bulunulmuştur. Takip dayanağı çekler süresi içinde bankaya ibraz edilmiş ise de; dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 726. maddesi uyarınca ibraz müddetinin bitiminden itibaren altı aylık sürede kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapılmadığından hamilin Türk Ticaret Kanunu’nun 695. ve 722. maddeleri ile 3167 sayılı Kanun’un 8. ve 16. maddelerindeki tazminat haklarını yitireceği gözetilerek bu isteğe yönelik talebin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü doğru olmamıştır.
Yine zamanaşımına uğradığından kambiyo senedi vasfını kaybetmiş ve yazılı delil başlangıcı niteliğindeki çeklere dayanılarak yapılan ilâmsız icra takibinde, mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 101. maddesi uyarınca usulüne uygun olarak temerrüde düşürülmeden takip öncesi temerrüt faizi talebinde bulunamayacağı gözetilmeden, takip öncesi faiz yönünden de kabul kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca diğer temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 13.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.